30 Aralık 2011 Cuma

Bazı 64bit Windows Sürümlerinde MTH Açılış Problemi Giderildi..

Merhaba Arkadaşlar;

MTH Paket yazılımı ile ilgili ar-ge çalışmalarımız tüm hızı ile devam ediyor. Bu çalışmalardaki en büyük hedefimiz kullanıcı isteklerini ön planda tutarak yazılım dünyasındaki yenilikleri takip etmek. Bundan önceki dönemlerde 64bit MTH R2011 duyurusunu yapmış ve kullanıcılarımızı 64bit Windows ortamında da desteklemiştik.

Son zamanlarda bazı 64bit windows kullanıcılarımızdan MTH Açılış Ekranı geldikten sonra yazılımın kapandığına dair bilgiler aldık. Öncelikle donanım kilidi sürücülerine atfettiğimiz bu problemin aslında Windows’un kendi bileşenlerinden olan bir .OCX dosyasının setup sırasında sisteme register edilmediği ile ilgili olduğunu fark ettik.

Benzer problemi yaşayan (Tüm 64bit windowslarda görülmüyor.) kullanıcılarımız aşağıdaki dosyayı Windows\SysWOW64 dizinine açarak problemi giderebilirler. Öncelikle aşağıdaki linkten winrar dosyasını masaüstüne alınız. Winzip veya Winrar yazılımı vasıtası ile açınız. mscomctl.ocx dosyasını C:\Windows\SysWOW64 dizinine kopyalayınız.

Dosyayı [burayı] tıklayarak edinebilirsiniz.

23 Aralık 2011 Cuma

Ürün İnceleme : ATC'den Greenheck Marka Kombine Yangın-Duman ve Duman Damperleri..

Greenheck Dikdörtgen Kombine Yangın-Duman Damperleri genellikle galvaniz gövdeye ve kanatlara sahip , NFPA 80, 90A, 92A, 92B, 101, 105 normlarına uygun ve de UL555 ve UL555S (alternatifli olarak Class I, II, III) standartlarına haiz motorlu damperlerdir. Dikdörtgen Duman Damperleri ise sadece duman tahliyesinde kullanıldıkları için kombine yangın-duman damperlerinden farklı olarak sadece UL555 standartlarına konu değildir.

Greenheck Kombine Yangın-Duman Damperleri UL Standart 555?e göre 1.5 ve 3 saat gibi farklı sürelerde yangın dayanımına haiz farklı alt modellere sahiptir. Tüm Greenheck Dikdörtgen Kombine Yangın-Duman Damperleri AMCA sertifikalı olup, AMCA Standard 500-D?ye sahiptir. Aynı zamanda da AMCA ?Air Performance Seal? etiketini taşır. Tüm Greenheck Dikdörtgen Kombine Yangın-Duman ve Duman Damperi modelleri aynı zamanda paslanmaz çelik kanat opsiyonuna sahiptir. Greenheck?in Kombine Yangın-Duman ve Duman Damperleri serbest hava geçiş alanını maksimize edebilmek amacı ile ?Değişken Simetrik Kanat? (VSB-?Variable Symmetrical Blade?) tasarımı ile dizayn edilmiştir. Bu tasarım; farklı kanat genişliklerine sahip dört ayrı kanat opsiyonunu içinde barındırmaktadır. Greenheck?in  Kombine Yangın-Duman ve Duman Damperi imalatında kullandığı söz konusu damper kanatları; 102, 127, 152 ve 178 mm genişliklerindedir. İstenilen damper yüksekliğine göre bu alternatif kanat genişliklerinden uygun olanı tercih edilir. Böylelikle maksimum serbest hava geçiş alanı elde edilirken basınç düşümü de minimize edilmiş olur. Değişken simetrik kanat tasarımı aynı zamanda hava akımı yönünün önemi olmaksızın damperin tutarlı çalışma karakteristikleri göstermesine olanak sağlar. Bugüne kadar birçok üreticinin dizayn etmiş olduğu geleneksel damper kanat tasarımları sadece tek ve standart genişlikte karşımıza çıkmıştır. Genellikle bu genişlik üreticiler tarafından152 mm olarak tercih edilmiştir. Bu tip tek düze kanat imalat yöntemi, üretim maliyetlerini düşürürken istenilen damper ölçüsüne göre, damper iç tasarımında gerek duyulan optimum kanat genişliğine kıyasla kısa veya uzun kalmış bir kanat tasarımının üretici tarafından damper içinde kullanılması gibi bir zorunluluğu ortaya çıkartmaktadır ve söz konusu bu zorunluluk damperin performansını oldukça olumsuz yönde etkilemektedir.

Greenheck? in Kombine Yangın-Duman ve Duman Damperleri monte edilirken yatay kanatlı damperler için kanatları yatay pozisyonda olması kaydı ile damper motorunun sağda veya solda olmasının bir önemi yoktur. Dolayısıyla damper, şantiyece ihtiyaç duyulan değişiklik doğrultusunda altı üstüne getirilerek (çevrilerek) monte edilebilir. Damper motorunun yanda monte edilemediği sistemlerde dikey kanatlı damperler, damper motoru altta veya üstte olacak şekilde monte edilebilir.

Kanat Tipleri

3V-Kanat Tipi: 10.2 m/s?ye kdar hava hızına sahip sistemlerde tercih edilir.

Aerofoil Kanat Tipi: 20.3 m/s?ye kadar hava hızına sahip sistemlerde tercih edilir.

Yuvarlak Kanat Tipi (Yuvarlak Damperler İçin): 15.2 m/s?ye kadar hava hızına sahip sistemlerde kullanılabilir.

Alçak Profilli Çerçeve (Gövde-Kasa)

Greenheck, düşük yüksekliklerde istenen damperlerin imalatında (472 mm?ye kadar) serbest hava geçiş alanını artıran ve basınç düşümünü olabildiğince minimize eden yapıda alçak profilli çerçeveler kullanılır.

Tek Noktadan Kablolama

UL 555 ve UL555S standartları gereğince tüm Kombine Yangın-Duman ve Duman Damperi motorları fabrikaca monte edilmeli ve çok bölmeli damperler için tek noktadan kapama sağlayabilmek amacı ile yine ısıya duyarlı tek bir algılayıcı vasıtası ile birbirine bağlanmalıdır. Bu özellik tüm Greenheck damper motorları için standart olarak sunulmaktadır.

Damper Motoru Montaj Opsiyonları

    Motoru harici olarak monte edilmiş?Yaka? (Sleeve) içine montajlanmış damper Motoru dahili olarak monte edilmiş ?Yaka? (Sleeve) içine montajlanmış damper Motoru harici olarak yan çerçeveye monte edilmiş damper (Yakasız)

Damper Motoru Opsiyonları

Greenheck, çok çeşitli elektrikli ve pnömatik damper motoru opsiyonlarına sahiptir. Her bir motor-damper kombinasyonu spesifik bir maksimum hava hızı ve basınç değerine haiz olarak (maksimum 20 m/s ve 1.5 kPa) Underwriters Laboratories (UL) kuruluşunca klasifiye edilmiştir. Damper motorları UL spesifikasyonları gereğince üretici tarafından damper üzerine fabrikada monte edilmiş halde tedarik edilmektedir. Aynı zamanda Greenheck değişken hava debisinin ihtiyaç duyulduğu sistemlerde Kombine Yangın-Duman Damperleri?nin Volume Damper olarak da kullanılması gereken durumlar için ?Oransal Motorlu? Kombine Yangın-Duman Damperi üretimi gerçekleştirmektedir.

Elektrikli Damper Motorları

      Motor Power Supply Opsiyonlar: 24, 120 ve 240 VAC Motor Çalışma Opsiyonları: Oransal veya İki Pozisyonlu Enerji Kesildiğinde Motorun Alabildiği Pozisyonlar: Açık veya Kapalı Motor Konumu: Dahili veya Harici Motor Enclosure Opsiyonları: NEMA 1?den 7?ye kadar Aksesuarları: Auxulary Switch, Transformatör

Pnömatik Damper Motorları

        Motor Power Supply Opsiyonları: 20 veya 25 psi Motor Çalışma Opsiyonları: Oransal veya İki Pozisyonlu Enerji Kesildiğinde Motorun Alabildiği Pozisyonlar: Açık veya Kapalı Motor Konumu: Dahili veya Harici Aksesuarları: Selenoid Valf, Konumlandırıcı

Kaynak : TesisatMarket Dergisi.

22 Aralık 2011 Perşembe

AutoCAD’de Mekanik Çizgi Tipleri..

Merhaba arkadaşlar;



Mekanik tesisat hususunda bilgilerimizi paylaştığımız güncemiz sizlerin takibi ile gün be gün büyüyor. 1990’lı yıllardan itibaren emek verdiğimiz sektörümüz ile ilgili bilgi birikimimiz, araştırmalarız, sizlerle paylaşmak, sizlerin bizlerle paylaşmak istediğiniz hususlarda makalelerimze devam ediyoruz. sizlerinde katılımını, engin bir umman olan mekanik tesisat hususundaki paylaşımlarınızı bekliyoruz. Bugünkü yazımızda Autocad ortamında çizim sırasında mekanik tesisata özel çizgi tiplerine duyulan ihtiyaç ile ilgili bir paylaşım.


Mekanik tesisat paftalarında kullanılan çizgi tipleri ile ilgili ülkemizde ve uluslararası standartlarda çeşitli gösterimler ve tanımlamalar yapılıyor, tabiki bu standartların kesiştiği veya ayrıştığı kısımlar oluyor, bizim sizlerle paylaşacağımız çizgi tipi standartları ASHRAE standartlarında geçen çizgi tiplerinden oluşmaktadır. Bu çizgi tipleri içerisinde yabancı tabirler mevcuttur, dilerseniz basit bir kelime editörü ile bu tabirleri Türkçeye çevirme imkanınız var.

;;  Mekanik Tesisat çizgi tipleri
;;
;;  Bu kısımda belirtilen çizgi tipleri
;;  özellikle Mekanik Tesisat Proje tasarımlarında
;;  kullanılan çizgi tiplerini kapsar
;;  Graphics Symbols for pipe fittings, valves and piping [ANSI 232.2.3-3-1949]
;;  Graphics Symbols for Heating, Ventilating, and air conditioning [ASME Y32.2.4-49]
;;  American standart abbreviations for use on drawings and text (ASME Y1.1-72]
;;  Graphics symbols for plumbing fixtures for diagrams used in architectural and building construction [ASME Y32.4-77]
;; 
;;  yayınlanrında özetlenmiştir.
;;
*MT_YUKSEKBASINCLIBUHAR,Yüksek basınçlı buhar ----HPS----HPS----
A,.5,-.2,["HPS",STANDARD,S=.1,R=0.0,X=-0.1,Y=-.05],-.2
*MT_ORTABASINCLIBUHAR,Orta basınçlı buhar ----MPS----MPS----
A,.5,-.2,["MPS",STANDARD,S=.1,R=0.0,X=-0.1,Y=-.05],-.2
*MT_ALCAKBASINCLIBUHAR,Alçak basınçlı buhar ----LPS----LPS----
A,.5,-.2,["LPS",STANDARD,S=.1,R=0.0,X=-0.1,Y=-.05],-.2
*MT_YUKSEKBASINCLIKONDENS,Yüksek basınçlı kondens ----HPC----HPC----


AutoCAD içerisine ilgili çizgi tiplerini çağırmak için, Ltype komutunu vermeniz yeterli. Açılan dialog penceresinde mekanik.lin dosyasını bilgisayarınıza download yaptığınız yerden bulup seçmek için LOAD tuşunu kullanınız. İşlemleri başarılı bir şekilde bitirdiğinizde projelerinizde kullanmak için onlarca yeni çizgi tipine sahip olacaksınız.


Bir dahaki yazıda buluşmak üzere, hoşcakalın..

► Dosyayı aşağıdan indirebilirsiniz.

13 Aralık 2011 Salı

AutoCAD’de Örnek Kalorifer Projesi

Merhaba arkadaşlar,

Bir müddet ara verdiğim AutoCAD ortamında mekanik tesisat yazılarıma, iş hayatımda ve özel hayatımda bulduğum yeni enerji ile kaldığım yerden devam ediyorum. Yazılarıma göstermiş olduğunuz ilgi ve alaka beni kendini makale yazmaktan alamayan bir blog çılgınına dönüştürdü. Tabiki bu işin latife kısmı, şimdi diyceksinizki “Serkan bey uzman her konuda bilgi sahibi olan değil, bir konuda bilgi sahibi olandır. Uzun zamandır bakıyoruz, Yangındı, Havalandırmaydı, ısıtmaydı, klimaydı her telden çalıyorsunuz.”. Nasrettin hoca fıkrasındaki gibi bende “Sizde haklısınız, diye cevap vereceğim malesef, bizi buna mecbur eden piyasa şartları utansın.

Arkadaşlar benim mekanik tesisat sevdam 1989 yılında fiili olarak başladı (o zamanlarda bilgisayarların işlemcileri 8086 serisi ve 4 Mhz. İdi :D), bu senelerde meslek lisesi öncesi, ailemizden gelen mühendis ve teknikerlerin etkisi ile rapidolarını, t cetvellerini çalar, kendimce projeler tasarlardım, tabiki iş üstünde yakalandığımda ise baya bir papara yerdim büyüklerimden. Hayatın dikenli yollarında ilerliye ilerliye, değerli patron ve hocalarımızdan bu mesleğin incelikleri ile ilgili tiyolar ve öğretiler kazandık. Şimdi sağolsun piyasa şartları insanların gözünün yaşına bakmıyor ve benim yıllar içinde edindiğim birikimleri, başka insanlar mecburiyetler karşısında çok kısa zamanda edinebiliyor. Her zaman söylediğim gibi kendinizi hep öğrenci olarak görün, daha güzeli ve iyiyi hedefleyin, nede olsa “iyinin” düşmanı “daha iyi”.

Gelelim Makalemizin ana konusuna, Bildiğiniz üzere AutoCAD ortamı sonsuz bir teknik çizim imkanı yaratıyor bize, tasarı geometri bilgisi biraz daha fazla olan arkadaşlarım AutoCAD’in tüm nimetlerinden yararlanıyor. Bizlerde mekanik tesisat sektörüne mensup kişiler olarak tabiki proje tasarım ihtiyaçlarımız için AutoCAD’in zengin çizim tool’larını tercih ediyoruz. Bu kısımda örnek bir mimari projenin incelenip, MTH mekanik tesisiat hesapları ile irdelenip, AutoCAD ortamında projeye dönüştürülmesi safhalarını inceliyeceğiz. Yazı ile ilgili tasarım ve hesap föylerini download kısmında dikkatinize sunacağız.

Öncelikle mimari planın temizlenmesi, hesap ve çizim için hazır hale getirilmesi ile ilgili işlemleri yerine getirmeliyiz bunu için konu ile ilgili yayınlanan önceki makalelerimize göz atabilirsiniz. Bu işlemlerden sonra mimari, üzerine mekanik tesisat bileşenleri yerleştirmek için hazır hale gelecektir.

Bu işlemin ardından, genellikle mimar tarafından tespit edilmiş mahal numaralarını çizim üzerinde belirgin hale getiriyoruz. Bunun için mahal numarasının rengini özellikle plot sırasında kalın kalemlere denk gelicek şekilde değiştirebiliriz, bu örnekte kırmızı renk 0.50 mm kalen kalınlığı olarak tercih edilmiştir. Artık mimari çizim ortamı olarak hazır hale geldiğimize göre, mimariyi mekanik tesisat hesapları için irdelemeye başlıyabiliriz.

Önemli Not. Bazı sektör çalışanları, bırakın ısıtmayı soğutmada bile çarpım katsayıları ile sonucu gitmeye çok hevesliler, “efendim işte bizim hesap yapacak kadar vaktimiz yok, m2 yi 80 le çarpıyoruz, 3’e bölüyoruz, 15’le topluyoruz” diyerek ısıtma soğutma yükü bulduklarını zannediyorlar. İşlere en başından yanlış başlarsanız o öyle gider, sonuçtada ortaya pisa kulesi gibi bişey çıkar. Yenilemekte fayda var, evet katsayılar işler hızlandırır bu doğru ancak bu tarz hesaplarda kullanılan katsayılar her proje için kesin hesap yapıldıktan sonra ortaya çıkar ve sadece o proje için bir değer ifade eder.

Öncelikle mimariyi oluşturan yapı bileşenlerini ve özelliklerini gözden geçireceğiz, bundan maksat yapı kabuğunu oluşturan yapı bileşenlerinin çeşitleri, mimari ve yapısal özellklerini sınıflayarak hesaplarımızda kullanacağımız yapı bileşenlerini tanımlamak. Buna göre mimariyi incelediğimizde yapı dış kabuğunu oluşturan perde beton kolon ve kirişler ile yine dış duvar bileşeni olarak kullanılan sandwich tip tuğla duvarları görüyoruz. Yine dış kapı ve pencereleride kullanılan cam tipi, ebat, gölgelik durumu, gibi kriterleri göz önüne alarak sınıflandırıyoruz.

Görüldüğü üzere, konut tipi binalarda fazla bir yapı bileşeni çeşitliliği bizi beklemiyor, yinede proje tasarımından önce mimari plan üzerinde, mimar ve mal sahibi ile bir konsensus sağlanarak bu tespitler yapılmalı. Bu aşamadan sonra çeşitlendirdiğimiz yapı bileşenlerinin ısı kaybı hesabında kullanılmak üzere K değeri hesaplarının yapılmasına geçebiliriz, bu işlem basamağı ile hem ısı kaybı hesabı için projemizle ilgili bilgiler elde etmiş olacağız, hem ısı yalıtım hesabı yaparak binamızın TS825 normuna uygunluğunu denetliyeceğiz, hemde yoğuşma ve buhar geçişi kontrollerini yapacağız.

MTH için K değeri hesabını kısa yola tıklıyarak açıyoruz ve dizayn bilgilerinden projemisi yaptığımız ili seçerek hesaplarımıza başlıyoruz. Bu aşamadan sonra K değeri hesap penceresinde sırası ile Dd1 ve Dd2 bileşenlerini oluşturan yapı malzemelerini listeye seçerek hesaplarımızı yapıyoruz.

Görüldüğü üzere TS 825 standardına ait yapı malzemelerini listeye seçmek ve kalınlıklarını yazmaktan başka zor bir tarafı olmayan bu işlem ile binayı oluşturan, Dış duvar, iç duvar, dış pencere, iç pencere, vb. Yapı malzemelerinin k değerlerini ve diğer özelliklerini tespit edebiliyoruz. MTH için K değeri hesabı modülünün bir kolaylığıda listeye hesap için yapı malzemeleri eklendikçe k değeri hesabı, bileşen kesit resmi ve yoğuşma kesit resminin otomatik olarak yapılmasıdır. Bu örnek projede kullanılan yapı bileşenleri çeşitleri ve k değerleri ile diğer teknik bilgileri aşağıda listelenmiştir.

İşareti Açıklama K (SI) K (MKS) L (m)
         
Dd1 Dış duvar 0.496 0.426 0.29
Dd2 Dış duvar 0.486 0.418 0.39
Dp1 Dış pencere 3.61 3.104 0.1
Dk1 Dış kapı 3.61 3.104 0.1
Dö1 Döşeme/Tavan 1.623 1.396 0.38
Ça1 Çatı 0.375 0.322 0.1
Ça2 Çatı 0.393 0.338 0.17
Ça3 Çatı 0.275 0.236 0.382
Tdö1 Tt. döşeme 0.45 0.387 0.926
Tdu1 Tt. duvar 0.711 0.611 0.41
İd1 İç duvar 1.687 1.451 0.21
İk1 İç kapı 3.49 3.001  

Binayı oluşturan tüm yapı malzemelerini özelliklerini MTH için K değeri hesabı ile bularak dakikalar içerisinde hesapları tamamlıyabilir ve gerekli kontrollerin otomatik olarak yapılmasını sağlıyabiliriz.

Bir dahaki yazımda örnek kalorifer tesisatı projemizde buhar geçişi, yoğuşma ve ısı yalıtım hesaplarını yapacağız. Hoşçakalın.

9 Aralık 2011 Cuma

Ürün İnceleme : Airfel'den Yeni Nesil Yüksek Verimli Çelik Kazanlar Hoval CompactGas

1932 yılından beri dünyada faaliyet gösteren Hoval, Airfel ile Türkiye pazarında yer alıyor. TÜV ve CE (gaz cihaz direktifi ve verim direktiflerine uygun) sertifikalarına sahip gaz yakıtlı Hoval CompactGas çelik kazanlar, 1000 kW ile 2800 kW arasında değişen 5 farklı kapasite seçeneği ile kullanıldıkları alanlarda konfor, güven, enerji tasarrufunu bir arada sunuyor.

Düşük işletme maliyetlerine sahip Hoval CompactGas kazanlar, üretim aşamasında kullanılan ileri teknoloji sayesinde temiz enerjiyi maksimum verim ile sağlar. Kendinden ekonomizörlü olma özelliği ile atık ısıdan faydalanarak yüksek kazan verimliliklerine (% 97.5?e varan) sahiptirler. Bu özellik baca gazı sıcaklığını 100 °C?ye kadar düşürür, ayrıca aluFer® özel duman borusu sayesinde müsaade edilen dönüş suyu sıcaklığı 35 °C'dir.

Hoval CompactGas, sahip olduğu aluFer® özel duman borusu teknolojisi ile geleneksel düşük sıcaklık kazanlarına kıyasla 5 kat daha yüksek homojen ısı transferi sağlamaktadır. Ayrıca, yanma prensibi sayesinde alevin yüksek sıcaklık bölgesinde az bulunması sağlar ve böylece NOx zararlı gaz oluşumu azaltılır. Çevre dostu CompactGas, düşük NOx brülörle birlikte en düşük emisyon limit değerlerine rahatlıkla ulaşır (<80mgNOx/kWh). Duman sandığının önde oluşu ve tamamen su soğutmalı alev sandığı özelliğiyle radyasyon ısı kayıpları minimize edilir.

Tüm Hoval CompactGas kazanları, standart olarak kullanıcı dostu digital Hoval TopTronic®T kontrol sistemi ile donatılmıştır. Gerekli ısıtma programları bas-çevir mantığıyla 7 farklı tuşla ayarlanarak çalıştırılır. Opsiyonel olarak sunulan BMS (Bina Yönetim Sistemi) göstergesi, önemli kullanım verilerini bina otomasyon sistemine taşır. TopTronic®T fonksiyonel entegre mikroişlemcili kumanda paneli ile kaskad kontrolü, bina otomasyonuna bağlanabilme, internet ve telefon ile iletişim gibi opsiyonel özelliklerinden faydalanma imkanı sunar. Ayrıca TopTronic®T kontrol sistemi sayesinde Hoval CompactGas çelik kazanlarının güneş enerjisi sistemi ile entegreli olarak çalışması sağlanır.

Hoval CompactGas kazanları, sahip olduğu ilave susturucu donanımı ile çok düşük ses seviyesine sahiptir. Her iki yöne komple açılabilen ön kapak; yanma odasına ulaşımı, bakım ve temizliği kolaylaştırmaktadır. Sahip olduğu aluFer duman boruları, ön üste baca çıkışı ve kompakt ölçüleri yerden tasarruf sağlayarak kurulumu kolaylaştırır.

 

Kaynak : TersisatMarket Dergisi

8 Aralık 2011 Perşembe

Güneş Radyasyonu Yükleri..

Merhaba Arkadaşlar;

Daha önceki yazımızda Isı kazancı / Soğutma Yükü hesaplarında eşdeğer sıcaklık farkı nasıl hesaplanır konusuna değinmiş ve küçük bir örnekle konuya açıklık getirmiştik. Bugünkü yazımızda Güneş Radyasyonu yükünü ele alacağız.

Dünya atmosferinin dışında, güneş ışınlarına dik bir şekilde tutulan düz bir yüzey üzerine gelen güneş radyasyonu yaklaşık olarak 1390 W/m2 düzeyindedir. Bu şiddetteki radyasyon, dünya atmosferini geçerken, atmosferde mevcut toz, duman ve nem tarafından dağılıma uğrar ve aynı zamanda da radyasyonun bir kısmı mevcut cisimler, asılı su buharı, ozon ve karbondioksit tarafından da radyasyonun bir kısmı yutulur. Bu durumda dünya üzerinde konumu devamlı değiştirilerek daima güneş ışınlarına dik tutulan bir yüzeyle aynı ölçüm yapılmış olsa 1390 W/m2 değerinin çok altında bir değer bulunur. Bulunan değerin ölçüm yapılan atmosferin berrak ve kirli olması ile çok yakından ilgisi vardır. Bu yüzden atmosfer için bir kirlilik faktörü tanımlanmıştır.

Normal olarak büyük şehirlerde atmosferin kirlilik derecesi T=4.5; açık arazilerde T=3.5, Yüksek dağlarda T=2.5 civarındadır. Buralardaki radyasyon şiddetleri ise sırası ile 800,900 ve 1000 W/m2 düzeyindedir. Endüstri bölgelerinde T kirlilik faktörü, 6 ile 8 düzeyine kadar yükselmektedir.

Atmosfere giren güneş radyasyonunun bir kısmı atmosfer içinde dağılır ve enerjisinin bir kısmını kaybeder. Bir kısmı dünyaya ulaşarak üzerinde yansır ve yansıyan kısmı yine atmosfer tarafından tutulur. Atmosfer tarafından tutulan radyasyon uzay veya yaygın radyasyon olarak adlandırılır. Atmosferdeki dağılmanın sonucunda atmosferin kendisi tarafından iletilen bu radyasyon her yönde ve daima mevcuttur. Direkt güneş radyasyonu bulut veya bir yapı tarafından engellendiğinde bir gölge alanı oluşur ve bu alanda güneş radyasyonu etkisi ortadan kalkar. Buna karşılık uzay radyasyonu, ister güneş olsun isterse gölge olsun her zaman mevcuttur.

Uzay radyasyonunun şiddeti; yüzeyin yönüne, aylara ve günün saatlerine göre değişir. Yeryüzünde bulunan her yüzey uzay (yaygın) ve direkt güneş radyasyonun etkisi altında olup bu iki radyasyonun toplamına maruzdur. Toplam radyasyonu aşağıdaki bağıntılar ile bulabiliriz.

ID = K x IDn

It = ID + Id

Bu bağıntıda;

ID ; Direkt güneş radyasyonu, W/m2
IDn ; Güneş ışınlarına dik yüzeydeki direk güneş radyasyonu, W/m2
Id ; Uzay (yaygın) radyasyon, W/m2
It; Toplam radyasyon, W/m2
K ; θ izdüşüm açısının kosinisüdür

Yatay yüzeyler için K değeri, güneş yükseklik açısının sinisüne eşittir.

K = cosθ= sinβ 'dir.

Düşey duvarlar için ise K; güneş yükseklik açısı p ve duvar güneş azimutu y 'nın bir fonksiyonudur.

K = cosθ= cosβ x cosγ

Bir dahaki yazıda görüşmek üzere, hoşcakalın..

6 Aralık 2011 Salı

Örnek Mimari Üzerinde Kanal Kesit ve Basınç Kaybı Hesapları

Sevgili arkadaşlar,

Daha önceki yazılarımda kanal tasarımın usullerini, bu usulleri uygularken dikkat etmemiz gereken hususları ve tasarımın büyük çarpanı olan kanal kesit ve basınç kaybı hesaplarını izah etmeye çalışmıştım. Takip edebildiğim kadarı ile yazıların teori anlatan kısımlarından çok, pratiğe dönük olanları daha çok ilgili çekiyor ve okunuyor, bende bu yazımda AutoCAD üzerindeki uygulamalara biraz daha ağırlık vermeye çalışacağım.

Son yazımda genel kanal basınç kaybı hesaplarından ve bu hesapların kanal kesitlerine dönüştürülmesi için gerekli kısımları anlatmıştım.

Mimari plan üzerinde menfez yerlerini işaretledikten sonra, bu menfezleri en optimum şekilde fan’a veya santrale doğru toplayarak bir kanal hattı meydana getirmiştik. Bu kanal hattı ile ilgili hesap bileşenlerini ise excel’de veya kağıt ve kalem kullanarak, veya firmamızın hazırladığı e-Hvac yazılımı ile bir listesini hazırladık. Bu liste biraz sonra dökümünü yapacağımız kanal hesap usullerinde bize yardımcı olacak.

Kanal tasarımında, kanal içerisindeki hava hızlarının kesitler ve basınç kayıpları ile yakından ilgili olduğunu belirtmiştik, işte bu tespitimizi uygulamaya geçirmenin vakti geldi, kanal üzerindeki minumum hava hızını örneğimizi göz önüne alarak 2 m/sn ve maksimum hızıda 5 m/sn. Seçiyorum. Olabilecek maksimum hızlar ile ilgili bir tabloyu önceki yazılarımda belirtmiştim. Buna göre her kanal bölümü için olası çaplandırmayı aşağıdaki formülümüzü kullanarak yapabiliriz.

diameter = (2 * (((volume / (velocity * 3600)) / pi) ^ 0.5)) * 1000

bu formülde;

volume : hesabı yapılan kanal bölümünün toplam debisi (m3/h)

velocity : hesabı yapılan kanal bölümündeki hava hızı (m/sn)

pi : 3.14 alınabilir

diameter : hesabı yapılan kanal bölümündeki dairesel kanal kesiti (m)

Daha önce oluşturduğumuz kanal hattı listesinde boş bulunan kanal kesiti kısmına bulunan bilgileri yazarak not alalım, bu aşamadan sonra her kanal bölümü için debi, hız ve kesit ebadı değerlerini bildiğimize göre kanal basınç kaybı değerini de rahatlıkla bulabiliriz.

Basınç kaybı bulunması sırasında aşağıdaki formülasyonları kullanabilir, bu formülasyonlar ASHRAE nin FUNDAMENTALS yayınlarında kanal kesiti ve basınç kaybı hesabı yapılmasında kullanılması tavsiye edilen formülasyonlardır.

re = ((velocity * diameter) / (1000 * hk_kviz))

velocity : hesabı yapılan kanal bölümündeki hava hızı (m/sn)

diameter : hesabı yapılan kanal bölümündeki dairesel kanal kesiti (m)

hk_kviz : hesabı yapılan kanal hattı için kinematik vizkozite

pd = (hk_yoğ * ((velocity ^ 2) / 2))

velocity : hesabı yapılan kanal bölümündeki hava hızı (m/sn)

hk_yoğ : hesabı yapılan kanal hattı için hava yoğunluğu

pd : hız basınçı olarak tarif edilen dinamik basınç

f = (0.11 * ((((emstivite / diameter) + (68 / re))) ^ 0.25))

emtivite : kanal hattı malzemesine bağlı olan pürüzlülük değeri

diameter : hesabı yapılan kanal hattını için tahminin kanal kesiti (m)

re : Reynolds katsayısı kanal içindeki akışın laminer/türpülanslı olmasını tanımlıyan boyutsuz katsayı

deltapf = (f * (1000 / diameter) * pd)

diameter : hesabı yapılan kanal bölümündeki dairesel kanal kesiti (m)

pd : hız basınçı olarak tarif edilen dinamik basınç

deltapf : hesabı yapılan kanal bölümündeki basınç düşümü değeri (pa)

e-Hvac yazılımı kanal bölümleri listesi penceresi

Yukarıda anlatılan hesaplar her kanal bölümünü için tekrar edilirse, kanal tasarımlarında uygulanması gereken kanal bölümleri ebatları ve basınç düşümü değerleri ortaya çıkacaktır. Bu aşamadan sonra hesapladığımız kanal bölümlerine ait kesit ebatlarına uygun olarak kanal tasarımımızı mimari plan üzerine işliyoruz.

Oluşan listede dikdörtgen ve düz oval dediğimiz kanal bölümleri için ebatlar (a x b) şeklinde veriliyor. İlk okunan ebat her zaman planlar üzerinde işlenecek olan kanal genişliği ebatlardır. B ebadı ise plan üzerinde göremediğimiz kanalın yükseklik ebadıdır. Küçük debili kanal hatlarında (örneğimizdeki gibi :D) maksimum kanal hava hızını düşük tutmakta fayda vardır. Bu örnekte 5 m/sn. Seçildi. Oluşan kanal kesit ebatlarını mimari plan üzerinde işlediğimizde kanal hattımız aşağıdaki çizime benzemesi gerekir.

Bu çizim üzerine istersek kanal bölümleri ile ilgili bilgiyi copy/paste yöntemi ile iliştirerek projeyi okuyacak insanlara kolaylık sağlayabiliriz. Görüldüğü üzere kanal tasarımı ve kanal kesit ve basınç kaybı hesapları aslında çekinmeden yapabileceğimiz bir tasarım basamağı, mekanik tesisatı oluşturan onlarca disiplinden bir tanesi olan hava kanal tasarımı ses problemleri ve titreşim incelemesi ile derinleştirilebilir.

İleriki yazılarımda yapıyı oluşturan yapı bileşenlerinin özelliklerinin incelenemesi ve gerçek mimari planlar üzerinde yapı dış kabuğu ve ısı yalıtımının incelenmesini irdeleyeceğiz.

Hoşçakalın.

2 Aralık 2011 Cuma

Sektörden Haberler : İnşaat Sektöründe Hedef Ülkelerin Bakanları Avrasya Yapı Ürünleri Fuarı'nda

Türkiye ve etki alanındaki yakın çevre ülkelerinde devam eden 225 milyar dolarlık inşaat projelerine çözümlerin sergileneceği Megabuild Fuarı 8 Eylül'de CNR EXPO?da açılıyor. Yaklaşık 3 milyar dolarlık iş hacmi ile sektörün 2023 hedeflerine ulaşmasına katkı sağlayacak fuarda Mega Forum kapsamında ?Uluslararası Çelik Yolu Zirvesi?, ? Yapı ve Yapı Malzemelerinde Kurumsal Gelişim ve Marka Konferansı? gibi pek çok etkinlik düzenleniyor.
Mega Forum?a yurtdışından çok sayıda bakan, bürokrat ve teknokrat katılıyor.


Afganistan Bayındırlık Bakanı Abdul Qudus Hamidi, Azerbaycan İktisadi İnkişaf Bakanı Şahin Mustafayev, Gana Su Kaynakları, Çalışma ve Konut Bakanı Alban Bagbin, Irak Konut ve İmar Bakanı Mahammed El Darraji, Kırgızistan Ekonomik Düzenleme Bakanı Uçkunbek Taşbaev, Tunus Teçhizat Bakanı Mohamed Ridha Fares, Makedonya Ulaştırma Bakanı Mile Janakievski, Kazakistan Sanayi ve Yeni Teknolojiler Bakanlığı Sanayi Komitesi Başkanı Amaniyaz Ercanov, Moldova Ekonomi Bakan Yardımcısı Sergiu Ciobanu, Pakistan Bayındırlık Bakanlığı Müsteşarı Kamran Lashari, Mısır Sanayi ve Dış Ticaret Bakanlığı Müşteşarı, Hırvatistan Ekonomi, Çalışma ve Girişimcilik Bakanı Duro Popijac'ı temsilen İstanbul Başkonsolosu, Nijerya Madenler ve Çelik Geliştirme Bakanlığı Müsteşarı, Moğolistan Yol, Ulaşım, İnşaat ve Kentsel Kalkınma Bakanı adına Kamu İdaresi Genel Müdürü Byambajav Batsukh fuara ve zirveye beraberlerindeki alım heyetleriyle katılan bakan ve üst düzey yetkililer arasında yer alıyor. Organizasyona İran da bakanlık düzeyinde alım heyetiyle geliyor.


T.C. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, T.C. Ekonomi Bakanlığı ve İnşaat Malzemesi Sanayicileri Derneği-İMSAD'ın desteğiyle CNR EXPO Fuarcılık A.Ş. tarafından düzenlenen ve açılışını Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan?ın yapacağı fuara ayrıca yeniden yapılanma sürecinde olan Irak başta olmak üzere, hedef pazarların bakanları ve hükümet yetkilileri kalabalık heyetlerle katılırken, 36 ülkeden alım grupları fuara gelerek katılımcılarla birebir görüşmelerde bulunacaklar.

Kaynak : Termodinamik Dergisi

1 Aralık 2011 Perşembe

Yeni Isı Yalıtım Yönetmeliği (TS825 II. Yayın)

 

Merhaba arkadaşlar,

 

Mekanik tesisat konularında sizleri bilgilendirmeye çalıştığım yazılarımda bugünü Yeni Isı yalıtım yönetmeliği TS825 konusuna ayırmak istedim. Şimdi AutoCAD’ci arkadaşların yüzünü görür gibiyim, yaw bize çizimle ilgili pratik notlar versenize, niye bizi böyle angaryalar ile uğraştırıyorsunuz diye. Tabi latife bir yana Isı yalıtımı ülkemizde bugüne kadar önemi anlaşılmamış, cebimizdeki paraların eriyip gitmesine sebebiyet veren bir hususdu. Ne zamanki Doğalgaz zamları bizleri tek tek vurmaya başladı işte ozaman klasik Türk yakınması, way benim başıma gelenler diye sızlanmaya başladık.

Öncelikle Isı yalıtımı nedir bu konuyu açmak lazım. Arkadaşlar Türkiyedeki enerji sarfiyatının büyük bir bölümü ulaşım ve ısınma için sarf edilmektedir. Türkiye bütçesinin büyük bir kısmını oluşturan enerji maliyetleri günbe gün artmakta, bu artış her zamanki gibi vatandaşın cebinden karşılanmaktadır. Yapılarda ve tesisatlarda ısı kayıp ve kazançlarının sınırlandırılması için yapılan isleme “ısı yalıtımı” denir. Teknik olarak, ısı yalıtımı, farklı sıcaklıktaki iki ortam arasında ısı geçisini azaltmak için uygulanır. Enerji transferini azaltmanın, [durdurarak demiyoruz çünkü böyle bir olgu dünya fiziğine karşı gelmek olur] kış ve yaz dönemleri için iç ortamda tasarladığımız hava kalitesini korumak adına yapılarda ısı yalıtımı yapılmasının ana sebebi olduğu ortaya çıkıyor.

İç ortam kalitesi uygulamadan uygulamaya farklılık göstermekle beraber, genellikle 20-22 °C ve %50 bağıl nem değerlerinde seyreder. Bu iç ortam kalitesini sabit tutabilmek adına kış sezonunda ısı kaybı hesapları ile bulunan yüklerin mahalde karşılanması gerekir, yaz sezonunda ise ısı kazancı hesapları ile bulunan yükleri mahalde karşılanması gerekir. Bu değerler ısı yalıtımı uygulanmış bir binada çok cüzzi çıkarken, kendi haline bırakılmış bir tasarımda çok büyük rakamlara ulaşabilir.

İnsanların yaşam kalitesinden ve konforundan ödün vermeden, enerji tasarrufu saglamak için

alınabilecek üç önlem vardır. Bunlar, yüksek verimli cihazların kullanılması, otomasyon

sistemleri ve ısı yalıtımıdır. Bu üç önlem arasında ilk sırayı ise ısı yalıtımı alır. Etkin bir ısı

yalıtımının yapılmadıgı binalarda, enerji tüketimi çok fazladır. Hesaplamalar, etkin bir ısı yalıtımı ile yapılarda ortalama yüzde 50 enerji tasarruf edilebilecegini ortaya koyuyor. Enerjinin verimli kullanılmaması, çevre kirliligine neden olurken dogal yasamı da olumsuz etkiliyor.

Konutlarda; kaybedilen veya kazanılan enerjinin büyüklügü, ısıtma veya sogutma amacı ile

tüketilen enerji miktarını belirlediginden, enerji tasarrufu saglamak için yasadıgımız alanın ısı

kaybı/kazancını azaltmak gerekir. Yapı bilesenleri üzerinden geçen ısıl enerji miktarını

sınırlandırmak; bina kabugunda ısı yalıtımı yapılması, yalıtımlı dograma ve camların kullanımı ile mümkündür.

Isıl konforu saglamak için ortam sıcaklıgı (ti) ile duvar iç yüzey sıcaklıgı (tiy) arasındaki sıcaklık farkı düsürülmelidir. Bu fark ne kadar yüksek olursa konfor da o kadar düsük olacaktır. Konforlu bir mekân için bu farkın en fazla 3°C olması gerekir. iç yüzey sıcaklıklarının düsük olması durumunda, ısının ortam içinde soğuk yüzeylere doğru hareketi, istenmeyen hava akımları olusturur. Bu hava akımları da konforu azaltarak hastalıklara neden olur.

ti-tiy Konfor Durumu

2 Çok konforlu

3 Konforlu

4 Az konforlu

6 Konforsuz

8,5 Soguk

>8,5 Çok soguk

iç yüzey sıcaklıkları ile ortam sıcakları arasındaki farkı azaltmak için ısı yalıtımı gerekir. Isı

yalıtımı ile mekânın her noktasında homojen bir sıcaklık saglanır ve hava akımları engellenir. Bu da hem konforlu hem de saglıklı bir ortam saglar.

Bir yapı malzemesinin ısı yalıtım malzemesi kategorisine girebilmesi için o malzemenin uygulamaya dönük üretiminin yapılabilmesi, lojistik ve perakende olarak pazarlanabilir olması, ısı iletim direncinin yüksek olması gerekir.

Isı iletim direnci R = d / λ dır.

Bu formülde

R = m2/KW

d = m

λ = Wm/K

Yeni TS825’e göre bazı ısı yalıtım malzemelerinin teknik özellikleri aşağıda listelenmiştir.

 

Bu çizelgede sütunlar; malzeme ismi, birim hacim ağırlığı (kg/m3), ısı iletkenlik hesap değeri (W/mK) ve su buharı difüzyon direnç faktörüdür.

Görüldüğü üzere ısı geçiş direncini arttırmak, ısı iletkenlik hesap değeri düşük olan bir malzemenin kalınca kullanılması ile sağlanabilir. Aynı direnci yaratacak malzemenin daha düşük kalınlıkta seçilmesi için ısı iletkenlik hesap değerinin düşük olması gerekmektedir.

Bir dahaki yazımızda TS825 (II. Yayın) üzerinde yapılan değişklikler ile ilgili sizleri bilgilendirmeye devam edeceğim.

30 Kasım 2011 Çarşamba

Soğutma Yükü Yazılımları..

Merhaba arkadaşlar;

Ülkemizde standartlaşma eksikliklerinden belki en muzadarip sektör biziz, Türk mekanik tesisat dünyası malesef bir standart ve uygulama fakiri olarak bir heyula gibi karşımızda dikiliyor, bunun sebebi nedir, bu sebebi ortadan kaldırırsak insanımız muasır medeniyetler seviyesine uygun davranır mı yoksa yine en ucuzu tercih ederek aslında kaderine doğru bir adım daha mı atar.

Arkadaşlar, devlet büyüklerimizin çok sevdiği bir terane vardır, Türkler tarihte en çok devlet kuran millettir diye, aslında duyunca insan önce bir heyecanlanıyor, vay anasına kıvamına geliyor, ilk şaşkınlığı attıktan sonra e hani bu kadar devlet diye sağına soluna bakınıyor, arkadaşlar devlet büyüklerinin bu lafı sevmesindeki yegane mantık, siz halk olarak gününüzü gün edin, derdi tasayı unutun, bu devlette yıkılırsa nasolsa yenisi kurulur, siz elinizi taşın altına sokmayın, etliye sütlüye karışmayın, harvurup harman savurun deniyor. Eh bu durumda yurdum insanı ne yapacak sormıyacak soruşturmıyacak, ben neden fakir cahil kalıyorum demiyecek, okumuşundan okumamışına kadar uygar olmanın gerektirdiği toplumsal duyarlılıkları göstermiyecek, sıraya bile girmeye tenezzül etmiyecektir. Nasolsa buda yıkılırsa yenisi kurulur.

Evet, biraz uzun kaçan girizgahtan sonra Soğutma Yükü yazılımları ile ilgili sizleri bilgilendirmek ve bilinçlendirmek istiyorum.

Arkadaşlar soğutma yükü analizi neden ısı kaybı analizinden daha önemli ve detaylı irdeleniyor dediğinizi duyar gibiyim, oluşan soğutma yüklerini ortamdan uzaklaştırmak ve gerekli konfor değerlerini elde etmek yaz sezonunda, kış sezonundan daha zor ve maliyetlidir. Soğutma yükünü bertaraf edicek akışkanların ısı transfer kabiliyetleri daha az ve kullanılan cihazlar daha pahalı olduğu için soğutma yükleri çok daha detaylı irdelenmek ve hata toleransı en az şekilde bulunmak zorundadır. Öyle olmayasaydı ASHRAE’de fundamentallerinde sokaktaki elektrik direğinden bir kanca marifeti ile kaçak eletrik alın ve binanın betonarme etriyelerine bağlıyarak binanızı ısıtın/soğutun derdi. Bunun yerine neredeyse 1965’li yıllardan başlıyarak çeşitli çalışmalar, yöntemler geliştirildi ve binlerce kişinin emeği ile tablolar, kat sayılar, hesap yöntemleri vücuda getirildi.

Bu yöntemlerin başında

Eşdeğer sıcaklık farkı yöntemi
Geçiş fonksiyonu yöntemi
CLTD/SCL/CLF yöntemi (adı öyle uzun ve kullanılan yöntem açısından TR’ye uygun değil)
Isı dengesi yöntemi
Işınım zaman serisi yöntemi

sayılabilir.

Ülkemizde ısı yükü hesaplarında da halen bir karmaşa, mal sahibi, yüklenici ve taşeronlar arasında bir mutabakat sağlanamamış durumda. Mal sahibi çeşitli üfürmeler sonucunda bilgi sahibi olmadığı konularda fikir sahibi olarak sektörde uygulama imkanı bulmayan yöntemleri talep etmekte. Yüklenici taşın altına elini sokmak istemediği için hangi standartta olursa olsun işin çabuk bitmesine vesile olacak her türlü bilgiyi kabul etmeye hazır. Taşeronlar ise ellerindeki entürümanlar ne ise o nun iş için en uygun olduğunu düşünen bir yapıda.

Yukarıda zikredilen hesap yöntemlerinin birbirlerine üstünlükleri veya eksiklikleri olabilir. Bu farklar tabiki standartların geliştirildiği ülke için değil, uygulamaya çalışan ülkeler içindir.

Arkadaşlar, yukarıda bahsi geçen hesap yöntemlerinin çoğu, YAPI KODLARI dediğimiz ve bundan seneler önce bir disiplin altına alınan imalatlara atıf yapılan çeşitli bilgiler istemektedir. Bu imalatlar ülkemizde bir standart altına alınamadığı ve uzun sürede alınamıyacağı aşikar olduğu için çoğu hesap yöntemi ülkemiz için geçerliliğini yitirmektedir. Bu hesap yöntemlerinden sadece Eş değer sıcaklık farkı (TETD/TA) yöntemi kulandığı bilgilerin çeşitlendirilebilmesi açısından TÜRKİYE’YE EN UYGUN HESAP YÖNTEMİDİR. Bulunan sonuçlar tüm hesap yöntemlerinde aynı olmakla beraber, kullanılan bilgilerin içeriği en çok adapte edilebilen tercih edilmelidir.

Bildiğiniz gibi MTH – Mekanik Tesisat Hesapları Yazılımı’nın bir modülü olan MTH için Isı Yükü Hesabı yazılımı 1994 senesinden beri piyasalara hizmet vermektedir. Yaşayan bir yazılım olan MTH ar-ge ve idamesi firmamız tarafında 365’gün mantığı ile yapılmaktadır. Sizlerin istekleri ve destekleri ile daha iyi yerlere gelmesini planladığımız ulusal yazılımımız MTH’a sektörce sahip çıkılmalıdır. MMO, TTMD, vb. kurumların bu konuda extra gayretlerini görmeyi çok istiyoruz. Eğer sizde Soğutma yükü hesabı yapmak için bir yazılım arıyorsanız ve Türkiye şartlarına %100 uyumlu ve Dünya standartlarına atıf yapan bir yazılım olan MTH’ı tercih edebilirsiniz.

Bir dahaki yazımızda buluşmak üzere, hoşcakalın..

28 Kasım 2011 Pazartesi

Buhar Tesisleri ve Boru Hatları Çaplandırılması II

Buhar borularının boyutlandırılması için çeşitli yöntemler ve kaideler mevcuttur, bunlar içerisinde en pratik ve kolay uygulanabilir olanı; eş basınç düşümü yöntemini inceliyeceğiz. Buhar tesislerinde proses haricinde ısıtma amaçlı kullanımlarda buhar basıncını arttırdıkça transfer olacak enerji miktarı artacağından ısı transferindeki iyileşmeye bağlı olarak boru çapları küçülme eğilimindedir. Yalnız bu durum sistemdeki aparatların yüksek basınca uygun olanları ile dengelenmesi gerektiğinden ek maliyetlere sebebiyet verecektir. İşte mühendislik sanatıda tam burada devreye giriyor ve en optimum olanı tercih etme yolunda bize kılavuzluk yapıyor.

Buharı yüksek basınçta taşıyarak kullanma yerlerinde basıncını düşürmek bir çözüm yöntemi olmakla beraber ısı transferindeki kayıplar, yüksek basınca mukavim sistem tasarımı, vb. nedenlerle uygulanması özel karar ve sorumluluk gerektirmektedir. Bizce sistemdeki basıncın mümkün olan en düşük değerde seçilmesidir.

Buhar hatlarında kullanılabilecek boru tiplerine değinmek gerekirse, Dikişli siyah vidalı borular (TS 301/1,2,3) Orta ağır (DIN 2440), Ağır (DIN 2441) Dikişli siyah vidasız borular malzeme St37 çelik. Dikişsiz siyah çelik borular (DIN 2448) PN 100’e kadar bu boru cinsi tavsiye edilir. Buhar hatlarında genellikle PN 16 ve PN 25 borular tercih edilir.

En geçer sistem olarak çaplandırma için tüm tesisat disiplinlerinde öncelikle tek hat şemaları oluşturulmalıdır. Buhar tesisatı içinde bu geçerlidir, genel geçer bir kaide olarak tek hat şemaları üzerinde sistemin karakteristiklerini yansıtacak bilgiler olmalıdır. Hat adı, hat yükü, hat uzunluğu, vb. bilgiler bu tek hat şemalarında yer almalıdır. Tek hat şemasının oluşturulması ile sistemin en uzun ve en yüklü hattı olan kritik hat gözle tespit edilir.

Kritik hat üzerineki başlangıç ve bitiş basınçları belirlenir, Başlangıç basıncı kazan işletme basıncı (pS) , bitiş basıncı ise sarf yerinde olması istenilen kullanma basıncıdır (pA). pS ve pA basınçlarına denk gelen PS ve PA basınç faktörleri Tablo37’den bulunur.

Kritik hat eş değer uzunlukları tespit edilir, özel parçaların eşdeğer uzunluklarınıda göz önüne almak için görece küçük sistemlerde eşdeğer uzunluk değeri %20, büyük sistemlerde %10 arttırılarak ilave edilir.

F = (PS-PA) / L formülünü kullanarak sistemin basınç kaybı faktörü bulunur.

Tablo38’de en soldaki F sütünundan bulduğumuz basınç kaybı faktörüne en yakın olanı tespit edilir. F satırında sağa doğru hareket ederek debi değeri (x) bulunur. Debi değerinin bulunduğu sütunun başındaki boru çapı hattın boru çapıdır.

Kritik devre üzerindeki tüm hatlar sırası ile bu işleme tabi tutularak kritik dever üzerindeki tüm hatlar çaplandırılır.

Bir dahaki yazımızda başka bir konuya değinmek üzere hoşcakalın..

24 Kasım 2011 Perşembe

Cefakar Öğretmenlerimiz; Öğretmenler Gününüz Kutlu Olsun..

 

Merhaba Arkadaşlar;

 

Biliyorsunuz 24 Kasım Öğretmenler günü ancak 1981 yılından itibaren resmileşen bir kutlama. Bu milleti afetin eşiğinden kurtaran, şimdi önüne türlü engel çıksada muasır medeniyetler seviyesine çıkartan bir neslin torunları olan, zamanında yokluklar içinde topla tüfekle yapılan bitmeyen mücadelenin, şimdi ilim, bilim ile yapılan uzatmalarında eğitim neferleri olan, kıymetli, cefakar, elleri öpülesi Öğretmenlerimiz. Öğretmenler gününüzü kutluyor, bu vesile ile karşılığı verilemez çabalarınızın bir nebze olsun karşılığını bulmasını temenni ediyoruz.

23 Kasım 2011 Çarşamba

Buhar Tesisleri ve Boru Hatları Çaplandırılması I

Özellikle proses ihtiyaçları doğrultusunda endüstriyel tesisler ve bazı büyük kapasiteli yapılarda mekanik tesisat sistemlerinde ısıtıcı akışkan olarak buhar tercih edilmektedir. Buhar tesisleri bünyelerinde barındırdıkları yüksek basınçlar ve sistemi bütünleyen cihazlar dolayısı ile özellikle standartlara tam uygun projelendirilmelidir. Ehil ellerde ve standartlara uygun tasarlanan buhar tesisleri son derece güvenli ve verimli olabilmektedir. Buhar tesislerini bütünliyen aparatlara bir genel bakış yapacak olursak bunlar;

Buhar kazanları : Buhar kazanları, sistemin kalbi sayılabilir, tesisin ihtiyacı olan miktar, basınç ve nitelikte buharın üretildiği cihazlardır. Alev duman borulu ve su borulu tipte olmak üzere iki ana kazan tipoinden biri tercih edilebilir, Orta büyüklükteki bir tesis için genellikle alen duman borulu silindirik tipteki skoç kazanlar tercih edilir. Genel olarak 15 atü işletme basıncı ve ısıtıcı yüzey alanı olarak 300 m2 olan kazanlara kadar terchi edilebilir.

Buhar akümülatörleri : sistemin pick yük ihtiyacını karşılamak, buhar kazanının kapasitesini makul şartlar tutmak ve sistem emniyeti açısından sistemde olması gereken genellikle buhar veya kaynar su ile ısıtılan silindirik basınçlı kaplardır. 3/4 ‘ü su ve ¼’ü buhar ile dolu olması tavsiye edilir. 3 önemli tipi içerisinde en çok direk temaslı olarak tabir edilen Ruths buhar akümülatör kullanılır.

Kondens tankları : Kullanım yerlerinde enerjisini bırakak yoğuşan buharın kondens hatları ile toplandığı tanklardır. Gönderilen buharın tamamının kondens olarak toplanamadığı sistemlerde bir su yumuşatma cihazı ile birlikte techiz edilmelidir. Kondens hatları tanka doğrudan bağlanırken su yumuşarma cihazı bakır bir şamandıra ile techiz edilmelidir.

Degazörler : Suyun içindeki kimyasal gazların ayrıştırılması ve kazan gönderilen suyun ısıtılması amacı ile kullanılır. Suyun içindeki kimyasal gazların ayrıştırılması özellikle korozyon önlenmesinde önemli bir adımdır, bunun yanında kazan giren suyun ısıtılması kazandaki termak şokları azaltacak kazan ömrünü uzatacaktır.

Kondenstoplar : Bir diğer adıda buhar kapanıdır. Kapanlar buhar kullanan cihazlardan sonra veya ana dağıtım hatlarının drenajlarına konur. İdeal olanı kapanlardan sadece yoğuşan buharın (kondensin) geçmesidir, böylece buharın tamamen kullanılması amaçlanır. Uygun tip ve kapasitede seçilmeleri sistemin verimi ve ömrü açısından önemlidir.

Bir dahaki yazımızda buhar hatlarının çaplandırılması konusuna bakacağız, Hoşcakalın..

22 Kasım 2011 Salı

AutoCAD üzerinde Kanal Tasarım Esasları..

Merhaba,

Bu yazımdan itibaren AutoCAD üzerinde kanal tasarım usullerini ve gerçek mimari planlar üzerindeki çizim uygulamalarını inceleyeceğiz. Kanal çizimi için en az bilmemiz gerekenler menfezlerin yerleri, menfez bilgileri, kanal güzergahı ve kanal kesitleridir. Bunların dışındaki tüm veriler çizim işlerini kolaylaştırıcı ama çok da şart olmayan bilgilerdir.

Yukarıda saydığım kanal çizimi için olmazsa olmaz bilgileri biraz açmak gerekirse. Menfez yerleri, genellikle üzerine çizim yapacağımız mimari paftada işaretlenmemiş olsa da dikkate almamız gereken asma tavan karolajı ve aydınlatma armatürleri yerleşimidir. Menfezlerimizi yerleştirmeden önce mahalin toplam menfez hava debisini hesaplardan öğrenmemiz gerekiyor, bu tarz hesapları yapabilmenin en kolay yolu bizce MTH için Isı yükü Hesabı yazılımıdır. Bu yazılım ile ilgili detaylı bilgiye www.antmekanik.com web adresinden ulaşabilirsiniz. Ezcümle bu tarz hesaplardan çıkacak mahal ısı kaybı ve ısı kazancı bilgileri mahalin klimatize edilmesi için gerekli hava debilerine dönüştürülüyor. Tüm plan üzerinde basit bir mahal etiketi bloğu kullanarak bu bilgileri çizimimize yerleştirelim.

Şekilde görüldüğü üzere Klasik bir mahal etiketi formatına küçük katkılar yaparak daha fazla bilgi taşımasını sağlayabiliriz. Bu aşamadan sonra ortamın kaç menfez ile şartlandırılacağına karar veriyoruz. Bu kısımda menfezlerin atış hızları, atış mesafeleri ve mahal içerisindeki yerleşim önem kazanıyor. Menfez yerleşimlerinde altın kural bütün menfezlerin kendi aralarında ve duvar ile mesafelerinde bir oran gözetilmesidir. Bu sayede menfezlerin mahale yerleşimleri hem daha homojen olacak hem de mahal içerisindeki hava kalitesinde bir dalgalanma olmayacaktır. Menfez yerleşimi de tıpkı yangınla mücadele için kullanılan sprinkler sistemi gibi belli oranlar ile mesafelendirelebilir. Bu mesafelendirmeyi yapmak için basit bir düz çizgi üzerinde işaretlenecek standart nokta sayısı teoremini kullanabiliriz. Bunu için aşağıdaki grafik size yardımcı olacaktır.

Şekilde görüldüğü gibi bir çizgi üzerine 3 Ad. Nokta işaretlemek istediğimizde benzer düzeneği kullanabiliriz. Bu çizim düzeneği menfezler ve sprinkler gibi güzergahı ve adedi belli olan tüm objelerin çizime yerleştirilmesinde kullanılabilir.

Kendi mimari plan çizimimiz üzerine dönersek. Bahsi geçen mahal için toplam hava debisinin Vtoplam : 5,000 m3/h olduğunu görüyoruz. Bu durumda hem mahal geometrisini göz önünde bulundurarak hem de menfez başına düşen hava debisinin makul bir seviyede kalmasını düşünerek 6 Ad. Menfez yerleştirmeyi uygun buldum. Biraz önceki menfez yerleşim teorisini kullanarak 6 Ad. Menfezi şekildeki gibi çizime yerleştiriyoruz.

Çizim üzerinde görüldüğü gibi menfezlerin mahal içerisine yerleşimi gayet muntazam ve gözü yormayacak şekilde zaten tekniğin en olmazlarında biriside estetiktir. Üniversite hocalarımızdan Sn. Prof.Dr. Salim Özçelebi hocamızın da bizlere hep söylediği gibi mühendislikte bir sanattır, önemli olan bu sanatı gereği gibi icra edebilmektir. Kendisinin de kulağını çınlatmış olayım. Evet menfez yerleşimine dönecek olursak görüldüğü üzere menfezler tam bir görsel uyum içerisinde mahal içerisine yerleştiriliyor. Bu aşamadan sonra menfez sayısı belli olduğuna göre menfez başına düzen hava debisi de çıkmış oluyor. V menfez = V toplam / Menfez_adedi olduğuna göre, Vmenfez = 5,000 m3/h / 6 Ad. ‘den V menfez = 835 m3/h ediyor.

Kanal tasarımı için bir başlangıç olan menfez yerleşiminden sonra sıra kanal bölümlerinin işaretlenmesine geliyor. Bu tarz bir koridora bakan mahaller için en güzel toplama yöntemi mümkün olduğu kadar az (ama yeter sayıda) menfezi bir araya toplayarak mümkün olan en kısa yoldan mahali terk etmektir. Bu sayede hava debileri toplanarak kabarmayacak bu sayede de mahal içerisinde yol alan kanal kesitleri makul ebatlarda kalacaktır.

Bu örneğimizde ben menfezlerin ikişer ikişer toplanarak mahali çevreleyen koridora çıkartılmasını uygun buldum. Kimi durumlarda bunun yerine tüm menfezleri toplayarak tek dağıtıcı kanal ile mahalden çıkılabilir. Bu durumda küçük kanal ebatlarında bir artış olacaktır pek tabi, ama bu imalat ve maliyet açısında bir çok küçük kanalın bir büyük kanalı karşa her zaman avantajlı olduğunu düşünürsek makuldür. Bu durumda kanal bölümleri şekildeki gibi oluşacaktır.

Şekilde görüldüğü üzere toplam 9 parçalı bir hattımız oluştu. Bu 9 parçadan 3 + 3 adedi standart ebatlarda geri kalan 3 adedi ise kanal kesiti ve basınç kaybı hesabından çıkacak uygun ebatlarda olacaktır. Bu tarz bir hatlandırma mantığı da görüldüğü üzere hem çizim ve hesap işlerinde hem de imalat ve maliyetlerde kolaylık ve uygunluk sağlayacaktır.

Arkadaşlar, bir sonraki yazımda bu plan üzerinde kanal kesitlerini bulacak ve kanal tasarımında dikkat edilmesi gereken diğer hususlara değineceğiz.

Hoşçakalın.

21 Kasım 2011 Pazartesi

Örnek Çizim : Kalorifer Tesisatı

Merhaba arkadaşlar;

Öncelikle yazılarımıza verdiğimiz ara yüzünden özür dileriz, ilk zamanlarda google’la ilgili bağlantı ve erişim problemleri, daha sonraki zamanlarda ise işlerimizin yoğunluğu sebebi ile blog sitemize yazı gönderemedik. Bugünlerde bahgsi geçen sorunları aştığımız için yazılarımıza kaldığımız yerden devam edeceğiz.
Başlangıç yazımızın mekanik tesisatın belkide en geniş şekilde hayatımıza girdiği kabaca kalorifer tesisatı olarak adlandırabileceğimiz kesimi ile ilgili örnek çizimler olmasını istedik, umarım yeni başlıyanlar için bir yol gösterici, deneyimli okuyucular içinde tesisat bloklarını çeşitlendirecekleri bir çalışma olmuş olur.

Örnek çizimi aşağıdaki linkten download edebilirsiniz. Bir dahaki yazıda görüşmek üzere hoşcakalın.

► Dosyayı Buradan İndirebilirsiniz

18 Kasım 2011 Cuma

İSEDA SECTOR Eğitimleri Devam Ediyor..

 

İklimlendirme Soğutma Eğitim Danışma ve Araştırma Derneği (İSEDA) ile Bahçeşehir Üniversitesi Mesleki Teknik Eğitimi Geliştirme Merkezi (METGEM)?in ortaklığı ile 2009 yılında başlayan ve sektörün yoğun ilgi gösterdiği SECTOR Eğitimleri tüm hızıyla devam ediyor.

SECTOR Eğitimleri’ni genel katılımdan çok, ilgili sektörde faaliyet gösteren firmalar ve firmaların çalışanlarına özel olarak düzenleyen İSEDA ve METGEM, SECTOR Projesi ile % 100 sektörün ihtiyaçlarına uygun eğitim programları geliştiriyor.

Bu eğitimler kapsamındaki "Isı Kaybı ve Isı Kazancı Hesaplama Yöntemleri" eğitimi 24 Eylül 2011 Cumartesi günü Bahçeşehir Üniversitesi Mesleki Teknik Eğitimi Geliştirme Merkezi Şişli Kampüsü'nde gerçekleştirilecek. 9.30-10.00 saatleri arasında kayıt yaptırılması gereken ve 10.00-13.30 saatleri arasında gerçekleşecek olan eğitim, İSEDA Kurucu Üyesi Birol Asil tarafından verilecek. Katılım ücreti 88.50 TL olan eğitim öğrencilere % 50 indirimle verilecek, İSEDA üyeleri içinse ücretsiz olarak gerçekleşecek. Bitiminde katılımcılara Bahçeşehir Üniversitesi, METGEM  ve İSEDA logolarının bulunduğu katılım belgesi verilecek olan eğitimin içeriği ise şöyle;

    Isı Transferi Isı Kaybı Hesaplama Yöntemleri

* Isı Kaybına Etki Eden Faktörler

* Pratik Isı Kaybı Hesabı

* Isıl İletim ve Taşınım Katsayıları

* Toplam Isı Kaybı Hesabı (Örnek Projeli)

- Zamlı Isı Kaybı Hesabı

- Enfiltrasyon Isı Kaybı Hesabı

- Taze Havadan Gelen Isı Kaybı Hesabı

    Isı Kazancı Hesaplama Yöntemleri

* Isı Kazancına Etki Eden Faktörler

* İç Isı Kazançları

* Taze Havadan Gelen İç Isı Kazançları

* Şablonla Isı Kazancı Hesabı (Örnek Projeli)

Kaynak : Termodinamik Dergisi

17 Kasım 2011 Perşembe

Mekanik Tesisatın E=mc2 ‘leri

 

 

Merhaba arkadaşlar,

Uzunca bir zamandır yazmak istediğim bir yazıya ancak sıra geldi. Bunda tabiki iş dünyası etkinliklerimizin bu aralar artması, özel yaşantımızdaki değişiklikler, vs. Büyük etkileri var. Makale yazılarıma bir süre ara verip devamsızlık yapmam inşallah sizleri üzmedi. Bildiğiniz üzere ısıtma klima soğutma işlerimizi idame ederken bazı durumlarda projemiz ile ilgili çok kritik sorulara cevap bulmak gerekebiliyor, hele de ofis ortamından uzaktaysanız bu cevapları bulmak daha da büyük problem oluyor. Bu gibi durumlarda sizi kesin sonuca götürecek pratik bir kaç formülü buradan sizlere hatırlatmak istiyorum.

Havalandırma :

Bir noktadaki debi ve kesit biliniyorsa hızı bulmak.

V = (Q/3600)/A

Bu formülde;

V hava hızı (m/sn)

Q hava debisi (m3/h)

A Kesit alanı (m2)

Bir noktadaki hız ve debi biliniyorsa kesiti bulmak

A=(Q/3600)/V

Bu formülde;

V hava hızı (m/sn)

Q hava debisi (m3/h)

A Kesit alanı (m2)

Bir noktadaki hız ve kesit biliniyorsa debiyi bulmak

Q=(AxV)/0.000277

Bu formülde;

V hava hızı (m/sn)

Q hava debisi (m3/h)

A Kesit alanı (m2)

Kesit alanı bilinen hattın dairesel kesitini bulmak

D= √(4 x A x Pi) x 1000

Bu formülde;

D kanal eşdeğer çapı (mm)

A kanal alanı (m2)

Pi sabit sayı (3.14 alınabilir)

Çapı bilinen hattın kesitini bulmak

A = Pi x (D^2) / 4

Bu formülde;

A hattın kesit alanı (m2)

Pi sabit sayı (3.14 alınabilir)

D hattın çapı (m)

Bir hat üzerindeki olası hızı tespit etmek.

V = (maxh - (((maxd - Q) * (maxh - minh)) / (maxd - mind)))

Bu formülde;

V hava hızı (m/sn)

Q hava debisi (m3/h)

Maxd hat üerindeki en büyük debi (m3/h)

Mind hat üzerindeki en küçük debi (m3/h)

Maxh hat üzerindeki eb büyük hız (m3/sn)

Minh hat üzerindeki en küçük hız (m/sn)

Evet sevgili arkadaşlar, mekanik tesisatın e=mc2 leri başlıklı bu yazımda havalandırma ile ilgili pratik notlar vermek istedim, sonraki yazılarımda ısıtma ve klima içinde benzer pratik notları vermeye çalışacağım. Hoşçakalın.

16 Kasım 2011 Çarşamba

Akışkan Sıcaklığına Göre Yalıtım Malzemesi Seçimi..

Merhaba arkadaşlar;

Bugünkü yazımda uzunca zamandır üzerinde durduğum, yalıtım malzemeleri konusuna bir ek daha yapacağım, üzerinde durmamın sebebi, her yıl milli servetin büyük bir bölümü eksik/yanlış yapılan yalıtım sonucu havaya karışmakta, zaten kıt kanaat yaptığımız birikimler başkalarının ceplerine transfer olmaktadır. Uzunca zamandır bizi takip edenler zaman zaman yaptığımız serzenişlerden ülkemizin sömürülmesine, peşkeş çekilmesine karşı ne kadar duyarlı olduğumuzu zaten biliyorlardır, bunun yanında sistemin bir nebze olsun değişmemesi bizleri boşa harcanan kaynaklar hususunda daha duyarlı hale getiriyor.

Akışkan sıcaklığına göre kullanılabilecek yalıtım malzemesi cinslerine aşağıdaki tablodan ulaşabilirsiniz.

Malzeme cinsi

Max. akışkan sıcaklığı ‘C

Seramik yünü

1800

Taş yünü

750

Cam köpüğü

430

Cam yünü

250

Poliüretan

110

Kauçuk köpüğü

105/170

Polietilen

105/170

Genleştirilmiş polistren

75/85

Ektrüde polistren

75/85

Bir dahaki yazıda buluşmak üzere hoşcakalın..

14 Kasım 2011 Pazartesi

Su Soğutma Kuleleri..

Merhaba arkadaşlar;

Su soğutmalı soğutma devrelerinin vazgeçilmez bileşenlerinden biri olan su soğutma kuleleri tasarım ve projelendirme sürecide bir okadar dikkatli ve standartlara uygun gerçekleştirilmelidir. Temel olarak chiller’in kondenser tarafındaki sudan suya ısı transferi işleminde soğutma suyunun şartlandırılması için kullanılır. Hava soğutmalı chillerlerin, yüksek maliyet ve işletme giderlerine alternatif olarak, besleme suyu temini ile ilgili herhangi bir sıkıntı olmadığı durumarda tercih edilebilir.

Çeşit olarak tabii ve cebri çekişli olmak üzere iki sınıfa ayrılmaktadır. Cebri çekişli sistemlerde hava bir fan yardımıyla kule içerisine gönderilir. Çoğu soğutma kulesinde soğutulmak istenen çevrim suyu kulenin üst kısmından ince zerrecikler halinde püskürtülür. Kule içerisinde su ve havanın temas yüzeyini arttırmak için ahşap veya plastik dolgu malzemeleri kullanılır.

Soğutma kulesi seçimlerinde en uygun tipi seçebilmek için soğutulmak istenilen suyun debisi, dış ortam yaş termometre sıcaklığı, soğutulmak istenilen suyun giriş ve çıkış sıcaklıklarını önceden tespit etmek gerekir.

İyi tasarlanmış ve etkin çalışan bir soğutma kulesinden su çıkış sıcaklığı genellikle dış ortam yaş termometre sıcaklığının 4-5 derece üstünde olacaktır. Yine kulede meydana gelebilecek buharlaşma, vs. gibi su kayıplarınında toplam kule debisinin %0.1 - %0.2 kadar olabileceği göz önünde bulundurulmalıdır.

Birdaha ki yazıda buluşmak üzere, hoşcakalın..

11 Kasım 2011 Cuma

Isı Yalıtımında Yoğuşma..

Merhaba arkadaşlar;

Yoğuşma mekanik tesisatın her alanında karşımıza çıkıyor, en pratik tarifi ile havanın taşıyamadığı nem miktarının bu buharı fazından, suya veya buza dönüşmesine yoğuşma adı verilir. Bu işlem yüzeylerde kimyasal reaksiyonlara ve yüzeyin teknik özelliklerinin değişmesine/kötüleşmesine sebebiyet verir. İstenmeyen bu durum mekanik tesisat ve yapının her kısmında gözlenebilir. Yalıtılmamış soğutma hatlarında, klima hava kanallarında, yapı bileşenlerinin malzeme yüzeylerinde gözlemlenebilir. Her halükarda tesisata ve yapıya zaman içerinde onarılması güç zararlar verebilir.

Örneğin 20’C sıcaklıktaki hava bünyesinde en fazla 17.3 g/m3 su buharı barındırabilirken, 10’C sıcaklıktaki hava ise en fazla 9.4 g/m3 su buharını bünyesinde barındırabilir. Bu durumda 7.9 g su buharı yoğuşarak suya veya buza dönüşecektir. Isı yalıtımında yoğuşma oluşması her zaman sorun olabileceğini göstermiyor, TS 825 bünyesindeki yoğuşma ve buhar geçişi hesaplarına göre irdelendiğinde yüzeylerde meydana gelebilecek yoğuşmanın standartta tavsiye edilen sınır değerler altında kalması yeterli olmaktadır. TS 825 bünyesindeki bu hesap çeşitleri ile ilgili tüm çözüm MTH için K Değeri Hesabı R2009 yazılımında bulunmaktadır. Bizce en pratik yöntem bu uzun ve karmaşık yoğuşma ve buhar geçişi hesaplarının MTH paket yazılımı ile çözülmesidir.

Bir dahaki yazıda buluşmak üzere, hoşcakalın..

10 Kasım 2011 Perşembe

Sevgi ve Saygıyla Anıyoruz..

Merhaba arkadaşlar,

 

Aramızdan ayrılışının 73. Yıl dönümün de, ulu önder Atatürk’ü sevgi ve saygıyla anıyoruz. Yeni nesillere eserini anlatmak ve gönül rahatlığı ile emanet etmek için var gücümüzle çalışıyoruz, Rahat uyu, ruhun şad olsun.

2 Kasım 2011 Çarşamba

Psikrometri’de Nemlendirme..

Merhaba arkadaşlar,

Daha önceki yazılarımızda psikrometrik diagramın ve üzerindeki proseslerin nasıl oluşturulacağına dair sizleri bilgilendirmeye çalışmış ve psikrometri konusunun klimatizasyonun temel direği olduğunu belirtmiştim. İşte burdan hareketle Psikrometride nemlendirme konusunu biraz daha açmak gerektiğine karar verdim. Biliyorsunuz nemlendirme işlemi istediğimiz ortam kalitesinin yaratılmasında son derece önemli bir rol üstleniyor, bunun yanında ortama getirdiği gizli ısılar nedeni ile ısıtma proseslerinde ve hassas kontrollü sistemlerde tercih ediliyor. Soğutma proseslerinde karşımıza çıkan yoğuşma vasıtasıtası ile nem alma işlemi ısıtma proseslerinde gizli ısı artışı olarak kendini gösteriyor.

Proses içerisinde veya proses sonunda oluşacak şartlanmış havaya ortam içerisinde nemlendirme uygulanabilir, bizim bugün irdeliyeceğimiz kısım cihaz içerisinde, sulu ve su buharlı nemlendirme olacak. Sulu nemlendirme sistemlerinde nem klima santrallerindeki özel bir nemlendirici hücre içerisinde suyun atomize (çok küçük su damlacıkları) haline getirilip hava içerisine karıştırılması ile elde edilir. Bu sistem su püskürtmeli nemlendirici (hava yıkayıcı), havayı yönlendiren deşektör, havuz, su sirkülasyonu ve püskürtme sistemi (pompa, yatay-düşey borular, püskürtme memeleri), sürüklenen su damlalarını havadan ayıran seperatör ve sızdırmaz kontrol kapağını içermeklidir. Buharlı nemlendirme, kendinden buhar üreten tam otomatik elektrikli buharlı nemlendirici yardımıyla yapılmaktadır. Nemlendiricinin buhar püskürtme nozulu klima santralı nemlendirme hücresi içine veya besleme havası kanalına uygun şekilde yerleştirilmelidir.

Kullanılan nemlendirici sağlığa zarar vermemelidir. Kullanılan nemlendiricinin suyundaki bakteri konsantrasyonu sağlığa zarar vermeyecek oranda olmalıdır. Eğer suyun içindeki bakteri oranı tehlikeli olacak derecede tahmin ediliyorsa, su kalitesi kontrol edilmelidir. Hastalığa neden olmayan bakteriler için nemlendirici suyun içindeki bakteri konsantrasyonu 10.000. cfu/ml geçmemelidir. Ancak, 1000 cfu/ml’den yüksek konsantrasyonlarda ise, nemlendirici suyu kontrol edilmeli ve temizlenmelidir. Nemlendiricinin bakımı ve kontrolü için sorumlu atanmalı ve yapılan ölçümler kayıt edilmelidir. Bu doğrultuda üretici tarafından servis ve bakım kılavuzu hazırlanmalı ve kullanıcıya verilmelidir. Nemlendiricinin temizlenme ve servis periyotları kullanıcı tarafından belirlenmelidir. Sirkülasyonlu nemlendiricilerde suyun içinde biriken bakteriler, pas ve biriken partiküllerin azaltılması için temiz suyun ilave edilmesi yerine, havuzdaki suyun tamamen boşaltılması ve yeniden temiz su doldurulması tavsiye edilmektedir. Temizlik işlemlerinden sonra nemlendirici dezenfekte edilebilir ancak, dezenfektasyon malzemesi nemlendirme prosesine ve dolayısı ile iç ortamın havasına karışmamalıdır

İstenilen konfor şarları ve santral içindeki hava debileri belli olduğundan ortama gönderilmesi gereken suyun veya buharın debisi rahatlıkla hesaplanabilir.

Yukarıdaki sistemi temsil etmek üzere kütle ve nem bağıntıları aşağıdaki gibi çıkartılabilir.

Bulunur. Psikrometrik diagramda bu bağlantı; olaydaki değişimin, havanın cihaza giriş noktasında itibaren doyma eğrisine doğru doğrusal bir değişim gösterdiğini vermektedir. Bu doğrunun nemide püstürtülen suyun veya buharın hw antalpisine eşittir.

MTH için Psikrometrik diagramda küçük bir örnek ile verilecek su miktarının h (kg/h) nasıl hesaplandığını rahatlıkla anlıyabiliriz.

Kuru hava kütlesi 100 kg/dk, kuru termo metre sıcaklığı 20 C ve yaş termometre sıcaklığı 8 C olan hava şekil.1 deki bir cihaza benzer bir tesisatta, 100 C sıcaklıktaki doymuş buhar ile nemlendiriliyor. Nemlendirici çıkışındaki havanın çiğ noktasının 13 C olması istendiğine göre bu işlem için gerekli buhar debisini bulalım.

Buna göre 1 nolu noktanın antalpisi hg = 2691 kj/kg olduğundan psikrometrik diagramda 1 ile 2 noktası arasındaki doğrunun eğimi için

     dh

------------------ = 2.691 kj/kg

     dW

yazılabilir. Bu eğimdeki doğru psikrometrik diagramdaki yarım daire şeklindeki cetvelden işaretlenir ve havanın nemlendirici cihaza giriş sıcsaklığı olan 1 noktasından bu doğruya paralel bir doğru çizilir. Bu doğru çiz noktası sıcaklığı 13 C olan 2 noktasına doğru uzatılır. Bu işlem için gerekli olan buhar miktarı ile giriş ve çıkıştaki özgül nemler yardımı ile bulunabilir.

Mw = ma x (W2-W1) = 45.6 kg/h

Bir dahaki yazımızda ortam içinde nemlendirme konusuna değineceğiz. Hoşçakalın..

1 Kasım 2011 Salı

Autocad’de Hava Kanalı Çizim Usulleri II

Merhaba arkadaşlar,

Öncelikle sizlerden yazılarıma biraz ara verdiğim için özür diliyorum, malumunuz hepimizin bir hayat mücadelesi içindeyiz ve bazı zamanlarda iş yoğunluğu fazla olduğu için insan bırakın makale yazmayı başını kaşıyacak vakit bile bulamıyor, belki inanmayacaksınız ama bu makalemi kuzey ırakta bir ofis binası projesi arasına sıkıştırdım ve beğeninize sunuyorum.

Hava kanalı tasarım esaslarında bu yazımı Ayrılma ve birleşme parçaları tasarımına ayıracağım, bu parçalar genellikle T, Y ve W gibi işaretlemeler ile litaratürde yer alır. Ülkemizde fabrikasyon hava kanalı parçaları imalatı halen yüzde olarak küçük bir alanı kapsadığından yerinde imalat kanal parçaları tasarımı ve imalatı büyük önem arz ediyor, Ayrılma ve birleşme parçaları kesiti kanal parçasının debisi, hızı ve kesit tipi gibi bir çok kritere göre seçilebilir. Genellikle kullanılan dikdörtgen kesitli kanal parçalarında pantolon parçası olarak tabir edilen W ayrılma/birleşme parçaları daha çok ilgi görüyor.

T parçasına bir örnek

Y parçasına bir örnek

W pantalon parçasına bir örnek

Ayrılma ve birleşme parçaları en yakın dirsek veya menfeze en az 0.5 m mesafede olacak şekilde hat üzerine yerleştirilmelidir, bu işlem ile olası türbülanslar ve ek basınç kayıpları minimize edilmiş olur. Bu parçalar üzerinde oluşacak daralma/genişleme ve dirsek parçaları yerel kayıp katsayılarının hesaplanmasında ksi değerlerine dahil edildiği için tekrardan hesaplanarak genel toplama dahil edilmesine gerek yoktur.

T ayrılma parçası olarak tabir edilen bir parçasının ksi tablosu şu şekilde oluşmaktadır. Bu örnek MTH için Hava Kanalı hesaplarında ksi hesaplarının otomatik olarak yapılmasını sağlayan macronun içeriğidir aynı zamanda

[Description]
Version=2.4
Name=Ayrılma parçası
Desc=Yuvarlak kesitli, 90° açılı, T ayrılma parçası
Type=Ay07
Class=Ay
Geom=D
Function=S
Picture=ayrilma1.bmp
[Defaults]
[Variables]
Kanal hava hızı;velocity;Vc
Kanal hava hızı, ayrılma;velocity_branch;Vb
Kanal hava hızı, geçiş;velocity_transition;Vs
Kanal alanı;area;Ac
Kanal alanı, ayrılma;area_branch;Ab
Kanal alanı, geçiş;area_transition;As
Kanal debisi;volume;Qc
Kanal debisi, ayrılma;volume_branch;Qb
Kanal debisi, geçiş;volume_transition;Qs
[Macros]
Vs/Vc=(Vs/Vc)
Ab/Ac=(Ab/Ac)
Qb/Qc=(Qb/Qc)
call Cs=Cs Tables;1
call Cb=Cb Tables;0
[Cs Tables]
Cs;Vs/Vc
;0.00;0.10;0.20;0.30;0.40;0.50;0.60;0.80;1.00
;0.35;0.28;0.22;0.17;0.13;0.09;0.06;0.02;0.00
[Cb Tables]
Ab/Ac;Qb/Qc
;0.10;0.20;0.30;0.40;0.50;0.60;0.70;0.80;0.90
0.1;2.10;2.10;2.10;2.10;2.10;2.10;2.10;2.10;2.10
0.2;1.30;1.90;2.90;2.90;2.90;2.90;2.90;2.90;2.90
0.3;1.10;1.40;1.80;2.30;2.30;2.30;2.30;2.30;2.30
0.4;0.99;1.10;1.30;1.50;1.70;2.00;2.40;2.40;2.40
0.5;0.97;1.00;1.10;1.20;1.40;1.50;1.80;2.10;2.50
0.6;0.96;0.97;1.00;1.10;1.10;1.20;1.40;1.70;2.00
0.7;0.95;0.94;0.95;0.98;1.00;1.10;1.20;1.40;1.60
0.8;0.95;0.92;0.92;0.93;0.94;0.95;1.10;1.20;1.40

Örnekte de görüldüğü üzere ayılma/birleşme parçalarında ksi değerleri transit geçiş ve branşman için ayrı ayrı hesaplanmaktadır. Genellikle büyük debili kısım olan taraf transit geçiş tarafı (Cs) ve küçük debili kısım olan taraf branşman (Cb) olarak hesaplara dahil edilir.

Ayrılma ve birleşme parçalarındaki ebatlandırma, imalat ve hesapların nominalliği için dikkate alınmalıdır. Genellikle ayrılma/birleşmeden önceki debi ile transit ve branşman tarafları oranlanarak elde edilen yeni kesit değerleri ayrılma ve birleşme parçalarının şekillendirilmesinde kullanılır.

A yönünden gelerek B ve C yönlerine ayrılan bir kanal parçasının ebatlandırılması şu yöntemle yapılabilir.

A ve C parçaları arasında kalan dirsek parçasının tasarımında R1 dirsek boğazı yarı çapı ve R2 dirsek dış yarı çapı değerleri C parçasının ebatları ile doru orantılıdır. C parçasının paln görünüş üzerinde genişliğine D birim diyecek olursak ve A parçası üzerinde debisine oranla ayrılma ebadı a ise R1 ve R2 değerleri şöyle hesaplanabilir.

R1 = 0.75 x D

R2 = a + 0.75 x D

Bu parça üzerinde yer alacak daralma ve genişleme parçalarında ise minimum eğim 1/7 oranında alınmalı ve buna uygun boy değeri ile imalat yapılmalıdır. Bu eğimden daha yüksek eğim değerleri daralma/genişleme parçalarında türbülansa ve normalin üzerinde yerel kayıp katsayıları değerlerine sebebiyet verebilir.

Sırası ile A,B ve C parçaları debileri Qa, Qb ve Qc ye karşılık geliyorsa ayrılma ve birleşme parçalarındaki b ve c ebatlarının hesaplanmasında aşağıdaki yöntemden yaralanılabilir.

b = a x (Qb /Qa)

c = a x (Qc/Qa)

Bu kısımda a,b,c (mm) cinsinden kanal genişliği, Qa,Qb,Qc (m3/h) cinsinden kanal parçası debisidir.

Ayrılma / Birleşme parçalarında her zaman bir klape veya damper ayar düzeneği bulunmalı, imalattan sonra bu klapelerin ayarları sabitlenerek kilitlenmelidir. Az debili kanal parçalarının ayrılma ve birleşmelerinde T, Y ve W parçalarından başka saplama yöntemi ile de ayrılma birleşme parçaları tasarlanabilir, bu tür parçalarda da her zaman ayar klapesi bulunmalıdır.

Bir dahaki yazımda proje tasarımı için gerekli ön bilgilerin toplanması ve değerlendirilmesi ile ilgili bir makaleyi dikkatinize sunmak istiyorum. Hoşçakalın.

31 Ekim 2011 Pazartesi

64bit MTH ve Donanım Kilitleri

Merhaba Arkadaşlar;

MTH R2011 yazılımı ile ilgili 64bit yamaları geçtiğimiz günlerde yayınlamıştık. Büyük ilgi gören ve R2011 sürümü kullanan kullanıcılarımız tarafından ücretsiz edinilen bu güncellemeler gerek MTH Güncelleme Sihirbazı vasıtası ile gerekse web sitemizdeki [Güncellemeler] sayfasından yoğun olarak indirilmeye devam ediliyor.

MTH R2011 sürümünün en büyük özelliği 32bit/64bit desteğini birlikte sunmasıdır. 2002-2003 senesinden sonra MTH edinen kullanıcılarımızın donanım kilitleri bu teknik desteği otomatik olarak veriyor. Özellikle 2002-2003 senesinden önce MTH sahibi olan kulanıcılarımızın donanım kilitleri USB’de olsalar 64bit desteği sunamıyorlar.

Paralel port ve 2003 senesinden önceki dönemlerde USB donanım kilidine sahip kullanıcılarımızın, eski teknolojili bu kilitlerini bize baş vurarak yenilemeleri gerekmektedir.

Online R2011 sürümüne yükseltme yapmak için [burayı] tıklayınız.

Paralel port / 2003 öncesi USB donanım kilidini yenilemek için [burayı] tıklayınız.

Buhar Tesisleri ve Boru Hatları Çaplandırılması II

Merhaba arkadaşlar,

Buhar borularının boyutlandırılması için çeşitli yöntemler ve kaideler mevcuttur, bunlar içerisinde en pratik ve kolay uygulanabilir olanı; eş basınç düşümü yöntemini inceliyeceğiz. Buhar tesislerinde proses haricinde ısıtma amaçlı kullanımlarda buhar basıncını arttırdıkça transfer olacak enerji miktarı artacağından ısı transferindeki iyileşmeye bağlı olarak boru çapları küçülme eğilimindedir. Yalnız bu durum sistemdeki aparatların yüksek basınca uygun olanları ile dengelenmesi gerektiğinden ek maliyetlere sebebiyet verecektir. İşte mühendislik sanatıda tam burada devreye giriyor ve en optimum olanı tercih etme yolunda bize kılavuzluk yapıyor.

Buharı yüksek basınçta taşıyarak kullanma yerlerinde basıncını düşürmek bir çözüm yöntemi olmakla beraber ısı transferindeki kayıplar, yüksek basınca mukavim sistem tasarımı, vb. nedenlerle uygulanması özel karar ve sorumluluk gerektirmektedir. Bizce sistemdeki basıncın mümkün olan en düşük değerde seçilmesidir.

Buhar hatlarında kullanılabilecek boru tiplerine değinmek gerekirse, Dikişli siyah vidalı borular (TS 301/1,2,3) Orta ağır (DIN 2440), Ağır (DIN 2441) Dikişli siyah vidasız borular malzeme St37 çelik. Dikişsiz siyah çelik borular (DIN 2448) PN 100’e kadar bu boru cinsi tavsiye edilir. Buhar hatlarında genellikle PN 16 ve PN 25 borular tercih edilir.

En geçer sistem olarak çaplandırma için tüm tesisat disiplinlerinde öncelikle tek hat şemaları oluşturulmalıdır. Buhar tesisatı içinde bu geçerlidir, genel geçer bir kaide olarak tek hat şemaları üzerinde sistemin karakteristiklerini yansıtacak bilgiler olmalıdır. Hat adı, hat yükü, hat uzunluğu, vb. bilgiler bu tek hat şemalarında yer almalıdır. Tek hat şemasının oluşturulması ile sistemin en uzun ve en yüklü hattı olan kritik hat gözle tespit edilir.

Kritik hat üzerineki başlangıç ve bitiş basınçları belirlenir, Başlangıç basıncı kazan işletme basıncı (pS) , bitiş basıncı ise sarf yerinde olması istenilen kullanma basıncıdır (pA). pS ve pA basınçlarına denk gelen PS ve PA basınç faktörleri Tablo37’den bulunur.

Kritik hat eş değer uzunlukları tespit edilir, özel parçaların eşdeğer uzunluklarınıda göz önüne almak için görece küçük sistemlerde eşdeğer uzunluk değeri %20, büyük sistemlerde %10 arttırılarak ilave edilir.

F = (PS-PA) / L formülünü kullanarak sistemin basınç kaybı faktörü bulunur.

Tablo38’de en soldaki F sütünundan bulduğumuz basınç kaybı faktörüne en yakın olanı tespit edilir. F satırında sağa doğru hareket ederek debi değeri (x) bulunur. Debi değerinin bulunduğu sütunun başındaki boru çapı hattın boru çapıdır.

Kritik devre üzerindeki tüm hatlar sırası ile bu işleme tabi tutularak kritik dever üzerindeki tüm hatlar çaplandırılır.

 

Bir dahaki yazımızda başka bir konuya değinmek üzere, hoşcakalın..

28 Ekim 2011 Cuma

Cumhuriyet’in 88. Yılı Kutlu Olsun…

Türkiye olarak zor günleri üst üste yaşıyoruz, Milletce kenetlenmenin, doğruyu ve yanlışı ayırmanın tam zamanı diye düşünüyorum. Deprem afeti vasıtası ile temeli sağlam olmayan binaların nasıl yıkıldığına bir daha şahit olduk. Cumhuriyetin atlattığı deprem sayısını ise bilemiyoruz, temelleri sağlam, içindeki bireyleri koruyup kollayan cumhuriyete bir kez daha sahip çıkma zamanı.

Türkiye Cumhuriyeti, ulu önder Atatürk’ün açtığı yolda, kurduğu ülküde ilelebet payidar kalacaktır. Cumhuriyetin 88. yılı tüm Cumhuriyet vatandaşlarına kutlu olsun..

26 Ekim 2011 Çarşamba

Psikrometri VI – The End…

Merhaba;

AutoCAD üzerinde mekanik tesisat bilgileri vermeye çalıştığım yazılarımda, bugün sizlerle psikrometri üzerine hazırladığım yazı dizimin sonuncusu ile beraberiz. Psikrometrik diagram ve proses bilgileri tabiki 6 yazılık bir anlatımla üzerinde kompedan olunacak bir husus değil, devamlı çalışma, kendini geliştirme ve öğrenme azmi gerektiren çok detaylı bir konu. Sadece diagramın yapısını anlamak bile özel ilgi alaka gerektiriyor. Bunun yanında benim hazırladığım yazılar bu engin ummana nerden dalış yapmanız gerektiğine işaret ediyor. Naçizane yazılarımı bir ulemadan fetva alır gibi değil, uzmanlaşmak istediğiniz konuya bir giriş bileti olarak düşününüz.

Toparlayacak olursak, bundan önceki tüm psikrometri yazılarımı diagram ortamını tanıma ve örnek bir soğutma prosesine giriş olarak özetliyebiliriz. Örnek soğutma prosesimizi bugün bitirip, burdan çıkan değerler ile örnek bir ısıtma proseside tasarlıyacağız.

Klima santralinin belkide en önemli parçalarından olan batarya kapasitesi ve fan debisinin bulunması işlemlerini bu yazımızda irdeleyip, ısıtma prosesi ile ilgili çözümüde yine bu yazımızda ele alacağız.

Daha önce oluşturduğumuz örnek üzerinden devam edersek, ASHRAE’nin tavsiye ettiği standart atmosfer hesap yöntemine göre batarya kapasitesi için aşağıdaki formülü kullanabiliriz.

GTH = (RSH + OASH) + (RLH + OALH)

Bu formülde;

GTH : Grand total heat / Büyük toplam ısı (Watt)

RSH : Room sensable heat / Oda duyulur ısısı (Watt)

RLH : Room latent heat / Oda gizli ısısı (Watt)

OASH : Outdoor air sensable heat / Dış hava duyulur ısısı (Watt)

OALH : Outdoor air latent heat / Dış hava gizli ısısı (Watt)

Yine formülde adı geçen değerleri bulmak için;

RSH = Isı kazancı hesabından gelecek sayısal değer (Watt)

RLH = Isı kazancı hesabından gelecek sayısal değer (Watt)

Bu değerleri bulmak için en basit hesap yöntemi MTH için Isı Yükü Hesabı dır.

Bu formül ile dış hava duyulur ısısını bulunur. Soğutma uygulamalarında taze havanın etkisi ile şartlandırılacak ortamda meydana gelen duyulur ısı artışını hesaplamak için kullanılır. Dış havanın kuru termometre sıcaklığı to, iç havanın kutu termometre sıcaklığı ise tr ile ifade edilir. Aşağıdaki formülde cp; havanın ısınma ısıdır. Kj cinsinden Cp =1+1.805*W bağıntısı ile hesaplanabilir. W; kg/kg cinsinden nem miktarıdır. Komut nokta özelliklerine göre ısınma ısısını kendisi hesaplar.

Bu formül ile dış hava gizli ısısını bulunur. Klima uygulamalarında dışarıdan alınan havanın (Taze hava) Ortamda meydana getirmiş olduğu gizli ısı artışını hesaplamak için kullanılır. Wr, iç havanın nem miktarını, Wo ise dış havanın nem miktarını ifade eder. Hfg, hava içindeki su buharının buharlaşma gizli ısısıdır. Sıcaklıkla artış gösterir. (Ma)h ise taze hava debisinin, kütlesel ifade edilmiş şeklidir. Hacimsel debinin hava sıcaklığındaki hava hacmine bölünmesi ile bulunabilir.

Örneğimizi sayısal değerler üzerinden işletirsek;

RSH = 25,000 (watt)

RLH = 8,500 (watt)

OASH = 7,200 (watt)

OALH = 10,700 (watt)

Batarya kapasitesi ise GTH = 51,400 (Watt), bulunur.

Bu aşamadan sonra sıra sevk havası debisinin Vsa (m3/h) bulunmasına gelecektir.

Yine sevk havası debisinin bulunması için ASHRAE’nin tavsiye ettiği standart atmosfer hesap yönteminde geçen bir iki farklı formülü burda konu alacağız. Formüller farklı olsada buldukları sonuç aynı olacaktır, aradaki fark bizim bu formülleri kullanırken bildiğimiz hesap değerlerinin farklı olabileceğidir. Kimi zaman elimizde ERSH, kimi zaman elimizde tadp veya kimi zaman elimizde tsa gibi değişik hesap bilgileri bulunabilir, Sahip olduğumuz bilgiler hangi formüle uygun ise o formülü kullanarak sonuca gidiyoruz.

Bu formül ile Sevk havası debisi bulunurr. İç hava sıcaklığı (trm) ve cihaz çiğ noktası sıcaklığından (tcçn) faydalanılır.

Bu formül ile Sevk havası debisi bulunur. İç hava(trm), sevk havası sıcaklığını (tsa) kullanır. Cihaz çiğ noktası sıcaklığının verilmediği durumlarda tercih edilebilir.

Bu formül Özellikle ısıtma proseslerinde sevk havası debisini bulur. Sevk havası sıcaklığının belirli bir derecede tutulması istenildiği durumlarda sevk havası debisinin saptanması için tercih edilmelidir.

Buna göre örnek prosesimiz için sayısal değerleri işlettiğimizde Vsa = 4,900 m3/h değerine ulaşabiliyoruz. Sonuç olarak klima santrali üreticisine/satıcısına elimizdeki doneleri ulaştırdığımız anda bizim projemize ve sayısal değerlerimize en uygun klima santrali seçilmiş oluyor.

Elimizdeki taze hava, fan debisi, vb. bilgilerden yola çıkarak aynı klima santralinin ısıtma sezonunda da görev yapması için gerekli olan proje değerlerine kolaylıkla ulaşabiliri. Elimizdeki doneleri kullanarak MTH için Psikrometrik Diagram yazılımında hazır onlarca proses makrosundan elimizdeki verilere en uygun prosesi bulup işaretliyor ve gerekli doneleri giriyoruz.

Şekilde görüldüğü gibi, öncelikle hazır proselerden bir tanesini seçerek, yazılımın bizden istediği projemizle ilgili genel bilgileri yazıyoruz. Bu bilgilerin tümü projenin tasarlanması ve çözülmesi için gereken minumum elzem bilgilerdir. Bunlardan herhangi birini bilmiyorsanız, o proses çözülemez demek oluyor. Dış hava miktarı ve sevk havası miktarı biraz önceki örnek soğutma prosesimizde bulunmuştu. Isı kaybı değerini ise MTH için Isı kaybı hesabı yazılımı ile çok kolay bir şekilde bulabiliriz. Bu aşamadan sonra UYGULA tuşu ile gerekli makro işletilir ve 1-2 saniye içinde ısıtma prosesimiz çözülmüş olur.

Şekilde görüldüğü üzere yazılım bir ön ısıcılı ve nemlendiricili proses çizimi gerçekleştirdi.

Sevgili Arkadaşlar,

Yazılarımda belirttiğim gibi mekanik tesisat, özellikle ısı proses konuları, zaman içerisinde edinilecek tecrübelerin ve öğrenilen çözüm yöntemlerinin önem kazandığı bir meslek dalı, şimdilik 6 yazı ile ele aldığımız psikrometrik işlemler fakültelerde 4 yıl boyunca öğretiliyor, bunun yanında insanın işine yaramıyacağına inandığı bilgiyi almakta gösterdiği direnç ile maalesef derinlere inilmeden, konunun özü anlaşılmadan da öğrenci arkadaşlarımız mezun ediliyor. TesisatGuncesi.com blog sitesinde bu işlere yeni başlıyacak, veya uzun zamandır bu işler ile ilgilenen ama daha pratik çözüm yöntemleri arıyanlar için hazırladığımız yazılarımız hız kesmeden devam ediyor, tabiki zaman içerisinde psikrometrik konusuna bir geri dönüş yapabilir, bunda sizin istekleriniz ve sorularınızda önemli rol oynayacak. Daha önceki yazılarımızda gördüğümüz, bu olmamış, bu yanlış, bu böyler değil türünden işe yaramayan yaklaşımlar ve yorumlar yerine, bu bilgilere susamış arkadaşlarımıza yardımda bulunmak isterseniz sizi de yazarlarımız arasında görmekten onur duyarız.

Görüşmek üzere..