Merhaba arkadaşlar;
Uzunca bir zamandır blog sitemizde siyaset konulu bloglara yer vermiyorduk. Bunun sebebi politika ve siyasetin halk için değil kişiler için yapıldığını görmemiz oldu. Özellikle son yıllarda işe ve kişiye özel yasaların bir torbaya sıkıştırılıp oldu bitti edası ile gece yarıları TBMM’den geçirilmesi, bizlerin siyasete olan inancını kökten sarstı. Umarım önümüzdeki günler Türk halkı için güzel olaylara gebedir.
Basından takip ettiğimiz kadarı ile Hindistan kendi çabaları ile geliştirdiği + uzaya gönderdiği inceleme uydusunu Mars gezegenine ulaştırmayı başardı. Günlük koşturma içerisinde, alacağı maaşı evine, çocuklarına yetiştirmeye çalışan bizler için gereksiz bir detay gibi görünen bu haber aslında ülkemizin içine düşürüldüğü açmazı çok güzel özetliyor.
Kendi siyasetini üreten, sanayi ve teknoloji adına dış bağımlılıkdan kurtulmayı amaçlıyan, halkının refahı ve mutluluğu için çalışan bir yönetimin Hindistanda başarılı olabiliyorsa, Türkiye’de neden böyle bir yönetim başarılı olmasın. Türk siyaseti uzun zamandır havuç sopa ikilemi arasında sıkışmış, yabancı emellere hizmet eder bir hale gelmiştir. Ormanına, dağına, akarsuyuna sahip çıkmaya çalışanların karşısınada devlet kolluk kuvvetlerini dikecek kadar gözü kararmıştır.
Uzay yarışının bir var olma mücadesi olduğunu herkes biliyor, bu yarışta Avrupa elbirliği yaparak, Amerika ve Rusyaya kafa tutuyor. Hindistan ve Çin ise kendi kaderlerini tayin için uzay yarışına katılıyor. Dünyanın etrafından dönen sayısız uydu ile yarışta olanlar tüm dünyayı hallaç pamuğu gibi atıyor, Dünyanın neresinde hangi maden var, zirai faaliyetler nedir bunların hepsi gözlem altında tutuluyor. Ne hikmetse de hep bereketli yerlerde siyasal karışıklık ve yönetme erki olmayan zayıf hükümetler ile pasta bölüşülmeye açılıyor.
Amerika araba uçak, bilgi teknolojileri alanında tröst olmayı becermiş, tabiki senin tarlanı elinden alacak, tabiki senin dağını eşeleyip madenleri yürütecek.
Sen sosyal ağlarda fink atarken, cuma günleri ayet sallarken emperyal güçler seni zayıflatmak için fırsat kazanacak ve emellerine biraz daha ulaşacak.
Güneş sistemi sınırları dışına çıkan ilk aracı tasarlayıp üretenler tabiki senin elindeki ekmeği kimseye sormadan alacak.
Ey Türk halkı, borçla yaşamaya alıştırılmış, aman ödeme dengesi bozulmasın kaygısı ile siyaseten kör ve sağır bırakılmış, Türk halkı. Artık tembelliği bir yana bırakıp üretme, paylaşma, var etme yarışına katıl. Yoksa binlerce yıllık tarihi içinde esareti yaşayan nesil olarak tarihe geçiceksin.
Bir daha ki yazıda buluşmak üzere. Hoşcakalın.